Hoşumuza gitmeyen işler oldukça oy çekeriz. Mesela CHP'li dostlar, benim CHP için yazdıklarıma hem o'ları uzatıp yakınarak hem de seçimi bahane ederek "oy, oy" çekip duruyorlar.

Yine "oooyyy, oooyyy" çekecekler biliyorum ama yapılanları gördükçe yazmasam olmuyor.

Bildiğiniz gibi Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni bir seçim AKP, bir seçim CHP kazanıp duruyor. Şu anda Antalya Büyükşehir'i CHP yönetiyor.

Bir müddettir uzakta olduğum Antalya'ya yolum düştü. Malum, hanım da ben de emekliyiz. Cebimizde belediyenin vermiş olduğu üstünde adımız resmimiz olan emekli indirimi kartlarımız, bindik KL08'e. Kartlarımızı uzatınca ucu cüzdanımıza dokundu. Bizim emekli indirimleri kaldırılmış. Sorduk şoför beye. Meğer Antalya Ulaşım A.Ş. karar almış emekli kartımızı vize ettirmemiz, vize ettirmek içinde şehrin bir kaç noktasında olan yerlerine gitmemiz gerekiyormuş. Akşam saati olduğundan merkezdeki yer kapı duvar haliyle. Eve, gittiğimiz gibi normal tarifeyle döndük. Ertesi sabah hanımın kartını da alıp vardım Çallı'ya, tabi zamlı tarifeyle. Kapıdaki görevli alınan karar gereği her sene Şubat ayında 65 yaşa kadar olan emeklilerden emekliliklerinin devam ettiğine dair belge istediklerini söyledi. Akıllı telefonum ve e-devlet şifrem varsa orada telefonumdan bakıp vize yaptıklarını, yoksa SGK'dan yazı almam gerektiğini anlattı. "Kim bilir kaç emeklinin akıllı telefonu yoktur" diye düşünüp yükselmiş tansiyonumla indirimsiz döndüm eve.

Haliyle merak edip nedenini sordum, Belediye yetkililerine. Meğer SGK yanlışlıkla emekli ettiği kişiler bulursa emekliliklerini iptal ediyormuş. Bu nedenle emekliliğimizin iptal edilmediğini bizim ispatlamamız gerekiyormuş. Yani sahtekâr olmadığımızı biz belgeleyecekmişiz.

Senede hadi diyelim 1.000 kişi civarında sahtekârlık potansiyeline karşılık,  yaklaşık 250.000 kişiden her sene sahtekâr olmadığının belgesini istiyor CHP'li belediye.

Nasıl ama helal olsun değil mi? Bin sahtekârın toplu ulaşıma indirimli binmesini önleyip belediyeyi kâra geçiriyorlar. Böyle olur halktan yana olmak, devleti korumak.

Sonra bana kızıyorlar, "senin yüzünden CHP oy alamayacak" diye.

Bak benim partisini gerçekten seven güzel kardeşim. CHP'nin yıllardır %30 oy oranını geçememesinin nedeni ne benim yazılarım, ne de AKP'nin yalan propagandaları. Yönetici diye partinin başına ve belediyelere getirdiklerinizin yaptıklarına bakın ve sonra açık yüreklilikle söyleyin bana. Başörtüsü diye AKP çizgisine yakınlaşmak mı çok oy getirir, yoksa böyle absürt uygulamalarla emekliyi bezdirmek mi daha çok oy kaybettirir?

Ben seçimlerden sonra "of, of" demeyesiniz diye yazıyorum bütün bunları...

12.10.2022 - M. Şevket Atalay