İran son aylarda iç kargaşalar isyanlarla çalkalanıyor Mahza Amini’nin öldürülmesiyle alevlenen iç kargaşa ve isyanlar Emperyalist güçler tarafından pompalanıp ülkede iç savaş çıkarılmaya doğru sürükleniyor, amaçları parçalayıp bölmek ve kendi iplerini tutacakları bir kukla rejimle orayı kontrol altında tutmak, âmâ Mollalar rejimi onları hep zorladığından içerden karıştırmaya başladılar.

İran’a destek veren Rusya ve Çin olmasa çoktan yutarlardı ama önlerindeki engel büyük

ABD ve İsrail İran’ın gelişmiş silahları ve bölgedeki gücünden hep kurtulmak istemiş her yolu denemiştir zira Orta doğudaki hain amaçlarının önündeki en büyük engel olarak gördükleri İran’a her çeşit yaptırımı, ambargoyu uygulamış ama istedikleri sonuca ulaşamamışlardı daha kapsamlısını yapmaya ülkeyi içinden karıştırıp bölmeye dönük sinsi planlarıyla devam ediyorlar. Malatya-Kürecik de bulunan ABD nin uzun menzilli hava gözlemleme tesisleri bile İsrail’i olası bir İran saldırısından korumak için kurulmamış mıydı, her an izledikleri İran önlerindeki en büyük engel ve güç olarak görüldüğünden o bölgeyi soluksuz takip etmeleri hamleleri yıllardır sürüyordu, bölgeyi soluk alsa dahi izliyorlar

İran’da yaşayan Kürt asıllı vatandaşları örgütleyip iç kalkışmalarda kullanmaları Kürt kökenli Mahza Amini’nin gözaltında öldürülmesiyle birden alevlendi zaten hain planlayıcıların istediği de bu iç kaoslar ortamıydı olayların daha da kızışması alevlenmesi işlerine geliyordu

İran’da çıkarılan olaylarda ABD ve diğerlerinin parmağı var zira Kürt kökenli İranlı Mahza’nın öldürülmesiyle İranlı Kürtlerin sokaklara dökülerek iç kargaşaları başlatmış oldular şu ana kadar yüzlerce kişinin öldürüldüğü açıklanıyor rakamlar gerçek ne henüz belli değil, başlayan olaylarda ABD ve onun emperyalizm ortaklarının ana hedefindeki İran karıştırılmak iç savaş çıkarılmak isteniyor ayni oyunları Irak ve Suriye’de yaptılar darmaduman ettiler şimdide İran’da iç güçler yani yerel hainlerini kullanıyorlar ellerindeki terörist oluşumları da kullanıyorlar

Yahudi Lobilerini memnun etmek için İran’dan tavizler alma çabaları, Trumph döneminde çekilen nükleer anlaşma olayları, uçaklarını gönderip İran’daki Suriye milislerinin kamplarını bombalatması, Yemendeki savaşı durdurun dedi durdurulmaması gibi şeyler yetmedi şimdi iç savaşa doğru giden bir ülkeyi daha da karıştırmakla uğraşıyorlar. ABD ve diğerlerinin yediği b..lar saymakla bitmez ki..

İran demek Rusya-Suriye demek, Lübnan’dan dolayı ise İsrail demektir, ABD nin asla vaz geçemeyeceği müttefiki İsrail… bunun için yapmayacağı şey yok, diğer Arap ülkelerinin ise iplerini elinde tutması paraları petrolleri içindir onları kendi hain amaçları için kullanır sadece, ABD nin Suudi Arabistan aşkı 14.2.1945 te başkan Roosweld ile ve Kral Abdülaziz ile başladı ondan sonra Suud ailesi her şeyleri ile ABD nin elinde, hizmetinde oldu ayni bu günlerde olduğu gibi Kaide, Taliban, El Şebap, Boko Haram, İşid, El Nusra gibi örgütlerin arkasında hep Suudiler var tabi ABD güdümlü olarak şimdilerde İran karıştırılıyor iç savaşa doğru sürüklendiriliyor “müslüman ülkedir bizden” demeyip hepsi de ABD nin arkasındalar…

İran’da başlayan olaylar iç savaşa ve bölgede tehdide dönerse Rusya-Suriye-Çin sessiz kalmaz müdahil olursa 3.dünya savaşı başlamaz mı dedirten bir durum var ortada… 

Dünyanın iplerini ellerinde tutmaya alışmış emperyalist ülkelerin başını çeken İngiltere ve ABD savaşları iç savaşları başlatanlar değil mi ki ardındaki yardakçı ülkelerde hainliklerinden hiç vaz geçmezler durmazlar

Gözlerini diktikleri ülkelere neler yaptıklarını tüm dünya biliyor bundan sonrada duracak gibi değiller karıştırmaya kirli planlarını uygulamaya devam edecekleri kesin amaç hedef tek, parçala böl kukla

ABD Biden yönetimi kolları sıvadı bıraktıkları yerden karanlık plânlarını uygulamaya devam ediyorlar

Ortadoğu masasına YPG destekçisi Bret Mc Gurk’u atadı savunma bakanlığının başına YPGyi silahlandıran Lloyt Austin’i getiren bunak Biden ve arkasındaki karanlık güçler durmuyorlar, Suriye’de PKK YPG ve diğer unsurları binlerce tır ağır silahlarla donatan ABD ve diğerleri İşid ve diğer bütün muhalif terör guruplarla masaya oturup(SDG) orada Barzani modeli özerk yönetim oluşturmak hedeflemiyor mu bunun içinde her türlü hain planlarlar dünyayı kandırmaca hamleleri olmadı mı, Golan bölgesi için burası Suriye’nin topraklarıdır dediler ama oraya İsrail için her şeyi yapıyorlar Trump’ın kapattığı Washington’daki FKÖ ofisini açtılar, Filistin’de İsrail’in yaptığı zalimlikleri insanları evinden yerinden atarak yerlerine Yahudileri yerleştirmeleri isyan edenlere şiddet uygulayıp öldürmeleri daha hangisini anlatmalı acaba görüntüde  anlaşmak istiyor gibi izlenim veriyorlar ama olayları başlatıp karıştırıyorlar, S. Arabistan ve BAEmirlikleri’ne Yemen’deki (lâfta) savaşı durdurun dediler ama ipler ellerinde, şimdi İran ile uğraşıyorlar zira

İran’ın elindeki kozlar fazla Kızıldeniz’in güneyden giriş-çıkışını kontrol eden Yemendeki Husi’ler, İsrail’in korkulu rüyası olan Lübnan’daki on binlerce Hizbullah militanı ve en az 100 bin füzesinin olması, Suriye’de silahlı guruplara karşı savaşan askeri varlığı, Irak’taki yüz binlerce Şii militanı, Hürmüz boğazındaki kendi askeri varlığı petrol ve doğalgaz kaynaklı ekonomik gücü gibi elinde güçlü kozları olan İran’a karşı şimdi bu olayları organize ediyorlar, Biden İran’ın %20 uranyum zenginleştirme işlemi başlattığını biliyor eğer İran NPT nükleer silahlar yayılma anlaşmasından çekilecek olursa bundan sonra atom bombası yapma sürecini de başlatabileceğini de iyi biliyorlar o yüzdende Biden ya 2015 anlaşmasına geri dönecektir ya da İsrail’in ağzına bakarsa işler daha çok karışacak gibi zira bölgede büyük bir savaş ihtimali görünüyor

Ülkemizin de yüksek irtifalı uzun menzilli bölge savunma sistemine ihtiyacı vardır, kendi egemenliğindeki hava sahasını kontrol etmek ülke güvenliğini sağlamak açısından zorunlu ve hükümranlık hakkıdır bu PKK’nın silahlı unsurları Şengal direniş birlikleri (YBŞ) Ezidiler, Ezidi Peşmerge gücü KDP-E Roj Peşmerge KDP-S, İran’ın (Hasbi Şabi destekli) Ezidi savunma gücü HPE/ Ezidi Laleş alayı ve daha bir sürü teröristler örgütünü oralarda semirten başta ABD, Fransa ve diğerleri destekleyip adeta ordu konumunda donatarak savaştırıyorlar maşa olarak kullanıyorlar sonrada bize havlıyorlar ABD yönetimi de ayni gargarayı yapıyor NATO üyesi olan ülkemize Caatsa uygulamakla tehdit ediyor ama önce kendiniz bir hizaya gelin o olmasa zaten yine başka bahaneler bulurdunuz hainliklerini anlamıyoruz sanıyorlar ya da bile bile yapıyorlar

Ülkemizin aldığı S-400 lere yaygara kopardılar ABD ve arkasındaki ülkeler o bölgede yedikleri nanelerin terörist unsurlarla içli dışlı olup yaptıkları hain planlarının bölgeyi gözlemlediğimizde açığa çıkacağını bildiklerinden olsa gerek şirretliğe başvuruyorlar ülkemizin savunma silahları ve ordusu güçlenmesin istiyorlar zira akıllarında hainlikler var

yaptırım tehditleri gırla gidiyor, aldığımız S-400 ler NATO’ya aykırıysa onlarda NATO hukukuna, ilkelerine niye uymuyorlar terörist guruplara silah mühimmat ve her çeşit destek vererek onları paralı orduya dönüştürüp savaştırıyorlar, Yunanistan’a ağır silahlar verip adalara yığınak yaptırıyorlar Dedeağaç ve diğer adalardaki üsleri çok bu NATO’ya uyar mı uymaz o zaman bizim ülkemize de karışmaya hakları olamaz terör guruplarına başta ABD olmak üzere tam 19 ülkeden çeşitli silahları temin ediyorlar bunun bölgedeki tahribatı çok fazla olduğu gibi zararları ise saymakla bitmez ama bizim ülkemizi kafaya taktıklarından kendi hainliklerini görmediğimizi sanıyorlar dostumuz denilen Katar’da bile ABD’nin El-Uveyt ve El- Silliye’de iki tane çok büyük askeri üssü vardır bunlar bizim oradaki üslerimize de çok yakındır

Fırat’ın doğusu denen PYD-PKK-YPG kontrolüne bıraktıkları bölgeye bakın ABD’nin orada 11 askeri üssü var terörist unsurlardan devşirilip askeri güce dönüştürülmüş 30-40 bin(açıklanan bu) militanları var her türlü silâh mühimmat mevcut buna İngiltere, Fransa, İsrail, İtalya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap emirlikleri de destek veriyor o bölgede oluşturdukları koridoru genişleterek daha geniş bir bölgeye yayılmanın peşindeler ama bize gelince o yasak bu yasak martavalları atıyorlar biz sadece ülkemizi sınırlarımızı egemenliğimizi savunmak amacındayız.

Reuters’in haberine göre CIA-ABD özel operasyon birlikleri 2012 yılından beri Suriye’deki terörist ve asileri Ürdün vs gibi ülkelerde gizlice eğitiliyorlar” denmektedir, buna göre Kürecik ve İncirlik hareketleri de çok dikkatle takip edilmelidir zira kapalı kutu gibi orada ne döndürdükleri hiç bilinmemektedir.

ABD CAATSA anlaşması kapsamındaki 2017 yılında hasımlarıyla yaptırımlar yoluyla mücadele yasası olarak bilinen ve bunun 231.maddesini ihlâlden bize karşı çıkıyorlar ama NATO çerçevesinde müttefiki olduğumuzu unutuyor terör unsurlarını müttefik görmeyi, yunanı silahlandırıp kışkırtmayı ağır silahlar verip adalarda hukuku ihlal etmeyi müttefikliğe uymayan daha bir çok haince şeyi kendisinin yaptığını diğerlerinin de kendi menfaatleri gereği bunları görmezden geldiğini unutuyorlar.

Hatırlarsanız CENTCOM kapsamında Trump’ın giderayak son günde imzaladığı ABD savunma Bakanlığı (Pentagon) Birleşik komutanlığı planında değişiklik yaparak İsrail’i Avrupa kuvvetler komutanlığı (EUCOM) çıkarıp Merkez Kuvvetler komutanlığına (Centcom) dahil etmişti bu da İran’a karşı bölgedeki müttefiklerle bir araya getirme fırsatı olarak değerlendirilmişti İsrail’le Arap komşularının arasındaki tansiyonu azaltmıştı Centcom’un sorumluluk alanı bölgede İran’a karşı oluşacak bir yapıyı Suriye, Irak, Mısır, Libya, Somali, Afganistan dahil olmak üzere geniş Ortadoğu’yu kapsamaktadır BOP kapsamında olaya bakılırsa durum çok daha net anlaşılmaktadır. Centcom merkezi Florida’ya bağlı Tampa kentinde bulunan MC DİLL hava üssündedir, bölgedeki komuta merkezi ise Katar’dadır bizimde orada 2 askeri üssümüz vardır orada ABD nin de 2 askeri üssü Katar’dadır.

Ortadoğu'daki güç dengelerini yeniden oluşturup, oradaki paylaşımlardan pay kapmak derdinin peşindeler hepsi de terör kartını her iki süper güç ülke kendi çıkarları doğrultusunda öne sürerek kullanmaktadırlar, oynanan oyun hem Rusya ve ona bağlı blok ülkeler, hem de, ABD, İngiltere, Fransa, İsrail ve AB, tarafından danışıklı dövüş oynanarak oralarda kendi çıkarları için ülkelerin tozunu atıyorlar, BM başta diğerleri de dillerini yutmuş gibi hiç konuşmuyorlar pusuda pay alacakları zamanı bekliyorlar

Kısaca tabir etmek gerekirse, Ortadoğu’da tek şey vardır o da Güçler ve paylaşım savaşıdır...

ABD ve yanındaki ülkeler, Rusya ve yanındaki ülkeler hep bir güç ve paylaşım savaşındalar bu kesin

Okuyanlar bileceklerdir,1.Dünya harbi döneminde Kazım Karabekir Paşa’nın yazdığı anılarında o zamanki dönemler söyle anlatıyor; “Rusların ülke olarak hayali Rus Çar'ı Deli Petro'nun vasiyetinde yazılıdır o vasiyette de çok dikkat çekecek iki madde şudur, bunlardan 1. si şöyle anlatılır, Hindistan'a ve İstanbul'a egemen olan bir ülke bütün dünyaya egemen olmuş demektir, İstanbul’a (Bizans) ve Boğazlara mutlaka hakim olmalıyız ayrıca hızla İran'ın zayıflamasını sağlamalıyız bazen Türklerle, bazen de Persler'le (İran) savaşa mutlaka girilmeli zayıf düşürülmeli ve onların güçlenmesinin önünü kesmeliyiz ki hiçbir zaman güçlenemesinler.. 2-si.Karadeniz'de üsler kurup denizlere mutlaka hakim olmalıyız İstanbul ve İran'ı zayıflatarak Basra Körfezine mutlaka inilmelidir, Suriye ile ilişkiler kurulup Levant (doğu) ticareti de mutlaka ele geçirilmelidir ayrıca dünyanın tahıl ambarı konumundaki olan Hindistan'a inilerek oraya yakın bir mesafede bulunan İngilizlerin adalarına da bu vesileyle çok yakınlaşmış olmalıyız, Avusturya ile ilgilenip onların İstanbul üzerindeki hakimiyet isteklerine de gem vurulmalıdır" diye vasiyet eden Rus Çar'ının vasiyetindeki gibi hamlelerin günümüzde adım adım yapıldığı da görülüyor.. Yani kısaca Ülkemize dost diye bir şey yoktur o yüzden her zaman hazırlıklı ve önlemleri almalıyız ki düşmanlar fırsat bulamasın

Ülkemizin ne kadar kritik bir noktada olduğunu Boğazlarımızın konumu, Asya kıtası ile Avrupa kıtası arasında yer alması adeta köprü vazifesi görerek kıtaları birleştirmesi, önemli ticaret yollarının kesişme noktası olması, boğazlar gibi bir çok önemli hasletlere sahip olan ülkemiz bu yüzdende bütün dünyadaki işgalci, emperyalist, bütün hain zihniyetteki ülkelerin hedef noktası olmaktadır, stratejik konumu ile de hain odakların cazibe alanı olarak hedeflenmektedir. Kısaca dostumuz yok düşmanımız çoktur

Ülkemiz kendi varlığını korumak adına çok dikkatli olmalıdır, savunmasını, askeri gücünü en üst düzeyde tutmalıdır TSK ve ordumuz milletimizin can damarıdır gerekli savunma silah sistemleri, modernizasyon ülkemizi her yönden savunacak stratejinin ve silâhlarımızın da olması şarttır bunun yanında ülkemizin birlik ve bütünlüğü için tek bilek tek yürek ve milli şuurla hareket edilmesi dost görünen ama olmayan bütün düşmanlarımıza karşı vatanımızı savunabilmeliyiz.

Ülkemiz balkanlardan Basra körfezine uzanan hain bir ittifak hattıyla çevreleniyor, Kıbrıs’ta dayatmalar var Yunanla olan zorlamaları Karadeniz’i NATO maskesi altında ele geçirme manevraları devrede ve daha bir sürü hainliklerle hareket eden kana doymazların yapacağı her hareketi şüpheyle izleyip gerekli tedbirleri almakta yarar var kısacası ülkemizin içerdeki ve dışarıdaki güvenliği dahil her alanda çok güçlü olması gerekiyor.

Zira SU UYUSA BİLE DÜŞMAN UYUMUYOR…