Günümüzdeki yeni dönemi, ”Kuyruklu yalanlar ve kuyruklu talanlar” olarak tanımlarsak şaşırmayız.

Ülkemizde yerleşmiş bazı gelenekler, adetler vs. çoktur ama hiç birisi günümüzdeki versiyonlarına yetişemez baka kalır bu ne diye sorarsanız; “Kuyruklu yalanlar ve Kuyruklu talanlar” diye tanımlanabilir.

Son yıllarda kuyruklu yalanlarla insanları aldatmalar dolandırmalar o kadar çoğaldı ki sormayın gitsin, eh tabii bunun ikizi denebilecek, Kuyruklu talanlar ise tam anlamı ile şaha kalktı diye yorumlanabilir talanlar vurgunlar şaha kalktı dizginlenmesi giderek güçleşir hale geldi.

Ülkede yapılan her olumlu kampanyaları daha uygulamaya geçmeden fırsatçılar, dolandırıcılar hemen el atıp milleti çeşitli şekillerde dolandırıyorlar, insanların en hassas ihtiyaçlarını istismar ederek resmen vurgunlar yapıyorlar, parasını, malını, canını kaptıranlar giderek artıyor.

Yeni yılda asgari ücrete ve emekli maaşlarına yapılan zamlar daha insanlar zamlı maaşları almadan zamlar dayandı kırmızı et, süt ve süt ürünleri, yumurtası, sebzesi, meyvesi, temizlik maddeleri, meskenlerdeki aşırı kira ve aidatların artışları, özel okul ücretleri, servis ücretleri bitmek bilmeyen artışlar yani ne sayarsan say hepsi el ve cepleri yakacak cinsten arttırıldı, fırsatçılar, stokçular sevinçten adeta göbek atar hale geldi ama millet resmen kan ağlıyor alınan tedbirleri dahi takmayan büyük fırsatçılara kesilen cezalar ise milletten aldıklarının karşısında onları gıdıklamıyor bile zira gelen çok, o kadar cezayla vaz geçerler mi basıyorlar zamları millete.

Ülkedeki gidişat herkesçe malum, pahalılık, enflâsyon rakamlarındaki aylık yükseliş endeksleri değişmeden gidiyor, bazı ürünlerde ucuzlama varsa da halkın bütçesini rahatlatacak düzeyde değil zira gelirler çok az giderler çok fazla. İnsanlar adeta hayatla geçim mücadelesi ile cebelleşiyor.

Ülkemizde cinayetler, her türdeki hırsızlıklar, soygunlar, gasp olayları çok fazla artmış durumda sokaklarda suçlular adeta ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlar, titiz takiplerle ve çalışmalarla yakalananların suç kayıtları ise hayli kabarık olmasına rağmen serbestçe dolaşabiliyorlar (denetimli serbestlik) olayı nedeniyle arsızlığı iyice ele alan suç makineleri dur durak bilmeden insanları mağdur etmeye devam ediyorlar sapıklara, tacizcilere ise artık millet topluca meydan dayağı atarak hırsını alıyor zira denetimle çıkmadan bari verelim dersini diyorlar, bu yöntem de çok yanlış ama artık millet bıktı burnundan ateş soluyor yakaladığı suçluları kendisi cezalandırmaya kalkıyor.

Haberlerde kavgasız gürültüsüz cinayetsiz gün yok dedirten durumlar çok can sıkıcı boyutlarda arttıkça artıyor artık millet cinnet geçirip delirdi mi ne dedirtiyor.

Sizler bu konuda nasıl bir değerlendirme yaparsınız bilemem, ama gidişatların akışı bana bunu düşündürdü.

Adalet, garibin, fakirin, fukaranın anasını ağlatmak, zengine ,yandaşa fırsatçılara yol açmak değildir diye boşuna demiyorlar.

İnsanlara “ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” sisteminden ne zaman vaz geçilecek acaba…