Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanmakta olan yeni Yargı paketinin ve yapılacak olan yeni düzenlemelerin komisyonlarda Görüşülmeye başlandığı, taslaklar üzerinde yapılacak olan bütün çalışmaların neticesinde oluşturulacak olan yeni düzenlemelerin komisyonlarda kabul edildikten sonra TBMM de oylanmak üzere gündeme gelecek oylandıktan sonra Cumhurbaşkanı onayının ardında Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girecek ve yeni şekliyle uygulamalara başlanacak.

Yeni yargı paketindeki düzenlemelerinde neler olacak kısaca bir bakarsak,22 Kanunda ve 105 maddede değişiklikler yapılacak.

Adli para cezalarının halen alt sınırı olan günlük para ceza bedeli Günlük 20 liradan 100 liraya çıkarılacak,

Adli para cezalarında günlük Üst sınır ise 100 liradan 500 liraya çıkarılacak

Her hükümlü aldığı hapis cezasının en az % 40 oranındaki kısmını cezaevinde yatarak geçirecekler.

İşlediği suçtan dolayı en az bir ay hapis cezası almış olan kişiler 12 gün hapis yatacaklar. Serbestlik hakkı var fazlasında yok) 

Denetimli serbestlik süresi 3 yılı aşamayacak (üç yıla kadar denetimli serbestlik olacak. Üç yıldan fazla hapis cezası alanlara denetimli serbestlik uygulanmayacak.)

2 yıl hapis cezası alan kişiler ise 5 ay hapiste yatacaklar.

15 günden Bir aya

Kesilen trafik cezalarındaki peşin ödemedeki indirim süresi 15 günden bir aya çıkarıldı.

+

Anayasanın Eşitlik İlkesine Aykırı

Bildiğiniz gibi Cumhuriyetimizin 100.yılına girmesi dolayısıyla coşan Devlet baba emeklilere “5000 bin lira ikramiye dağıtılacaktır” açıklamasını yapmıştı, coşup gaza gelmiş ama herkese vermek zor gelmiş olmalı ki, sonradan tekrar duyuru ile nedense, ”çalışan emeklilere 5000 L verilmeyecek” açıklaması yapılmıştı. Oysa 100.yıl her kese ayniydi mademki kutlama nedeni ile verilecekti tüm emeklileri ayırımsız bir şekilde kapsamalıydı, yıllardır çalışmış yorulmuş emekli olabilmiş o insanlar neden çalışırlar ki, ”verilen emekli maaşıyla ailesini geçindirmeye, çocuklarının okul, kira vs diğer bütün masraflarına komik denecek düzeydeki emekli maaşı yetmediği için çalışmak zorunda kalıyordur” onların da bu ikramiyeyi almak hakları değil miydi?, Nerede kaldı Devletin babalığı, nerede Anayasa’nın eşitlik ilkesi?. Sonuç tabii ki insanların üzülmesine sebep oldu…

Sadece çalışan emeklilere değil ailesiyle geleneksel tarım yapan tarım işçilerine ziraat odasına kayıtlı olanlara da ve daha birçok kesime de beş bin liralık Yüzüncü yıl ikramiyesi verilmiyor bu durum ise insanların tepkilerini çekiyor.

Ne derler eski Atalarımız, ”biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar” diye insanlar efendilikleriyle kıyamet koparmazlar ama bunun cevabını da yaklaşan seçimlerde oylarıyla verirler…

Vatandaşlarına karşı, ”eli verir, dirseği geri çeker” tarzında modeli uygulamalar yapan devlet baba biraz da milletvekillerinin ve devlet erkânının ballı ayrıcalıklarını, şaşaalı imtiyazlarını da kısıtlarsa bütçeden artan paralar bütün milleti gönendirmeye yeterde artar bile….

Emekliler zaten komik maaşlarla geçinmek değil adeta ölüm kalım savaşı verir gibi yaşıyorlarken bu tarz adaletsizliklerle dolu uygulamalar hiçbir şekilde tasvip edilmiyor…

Eskilerin çok bilinen bir sözü vardır ya ”deli ile devlet bildiğini okur, ikisine de lâf kâr etmez” diye bu durum da ayni ona benzedi maalesef…

Elin Suriyelisi, Afgan’ı ve diğer bütün sığınmacıları, mülteci her ne varsa hepsine bonkör davranan devlet baba ne hikmetse sıra kendi vatandaşına gelince cimrileşiyor, yaşanan acı durumları adeta görmezden bile gelebiliyor, adaletsiz bile davranabiliyor.

Ne demeli kimine var kimine yok…