Advert

Ahi-Evran’dan Günümüze Esnaflık Haftası

Aliye BOZKURT

22-09-2022 17:23

Günümüzde en fazla sıkıntı yaşayan ticaret erbabıdır. Esnaf olmak azla yetinmek zorundadır, büyük zincir marketlere karşı hep gerilerde kalmış, az bir işle ekmeğini kazanabilmek savaşındadır, hasılı esnaf olmak zor iştir yürek ister, özveri ister, güler yüz ister zorlayan şartlara cesaretle göğüs germek ister, ister de ister.

Osmanlı dönemlerindeki esnaf yapılanması olan, Ahi Evran’dan günümüze kadar gelebilen bir mesleki yapılanmadır Esnaflık.

Arapça’da Ahi kardeşlik anlamına gelir ve o dönemlerden beri de aralarındaki esnaflığın dayanışmalarını gösterirler, birbirlerini kollarlar ve herkesin kazanç sağlamasını sağlarlarmış.

Ancak gelin görün ki evvelki zamanlarda ne kadar itibarlı bir yapısı olsa da günümüzde adeta bitirilmek istenircesine bir gidişat içerisindedir esnaflarımız, hepsi de ekmek kavgası verip, kendi yaşam savaşlarını onurla devam ettirmeye, zor şartlarla mücadele etmeye çabalıyorlar diyebiliriz.

Osmanlı dönemindeki adıyla "Ah-i Evran"'dan günümüze gelene kadar ne çileli bir yolculukmuş onlarınki meğer!...

O dönemlerde esnafların locaları varmış, oralarda durum değerlendirmeleri yapılır ekonomik zorda olanlara da hep birlik olup destek verirlermiş, şimdilerde ise aşırı aidatların ödendiği meslek odaları var ama destekler yeterli mi orası bilinmez…

Kendi alın teri ile mücadele verip, aza kanaat ederek, onurlu bir şekilde işini onuruyla yapmaya çabalayan insanlarımıza günümüzde nedense hiç destek verilmiyor diyebilirim!..

Oysa günümüzün şartlarına bakarsak, o kadar acımasız ve öğütücü ki!. Ağır vergiler, zor hayat şartları ve dudak uçurtan kiralar esnaflarımızın birer birer kepenk kapatarak yok olmasına sebep oluyor.

Oysa toplumun temel yapısının içindeki önemli bir yeri olan küçük esnaf tabir edilen bu işletmelerimize devletimizin de destekler vermesi ihtiyaçtır, gerçi zaman içinde vergi borçları ve diğer borçları için yapılandırmalar yapılıyor ancak bu devletin kendi alacakları için düzenlenmiş bir uygulama şeklindedir. Oysa esnaflık yapanlarımıza daha kalıcı destekler olmalıdır ki daha uzun soluklu yaşatabilsinler, meselâ gelir vergisi dilimlemesinde esnaflarımız için belirli bir muafiyet limiti olabilir, yıl içindeki kazançlarının belirli bir kazanç dilimi vergiden muaf bırakılabilir, zaten KDV’si, ÖTV’si vs. birçok kalemdeki vergisini veren ve istihdama da katkıda bulunan esnaflarımıza bu vergi muafiyeti dilimi sağlanırsa oh dedirtecektir. Vergiden muaf tutulan miktarın üzerindeki yıllık kazancından yine vergisini ödesin gibi bir düzenleme yapılabilir. Bazı ülkelerde “gel yatırımını yap, vergi muafiyeti ve çeşitli teşvikler verelim” şeklindeki uygulamalar vardır. İstihdama yönelik bu uygulamalar bizde de olabilir.

Gelişen “Yeni Dünya” düzeni içerisindeki Küresel sermaye güçlerinin neredeyse her adım başına açmakta olduğu alışveriş merkezlerinden en fazla, "olumsuz yönde" etkilenen esnaflarımızın acılarını, sıkıntılarını ve verdikleri hayat mücadelesini neden kimsecikler duyup ta bir ses verme gereği duymuyor acaba?

Bunun adına ne denir bilemiyorum, modernleşmek hevesi mi, büyük işler yapılıyor görüntüsü vermek mi yoksa güçlünün yanında yer almak mıdır ya da bu büyük sektörden (AVM) etkilenmek veya şuursuzca bir baş dönmesi midir ki, küçük esnaflara ve onların yaşadığı sıkıntılara, çektiklerine görmezden gelinmesine şaşırmamak mümkün değil

Yaşam içinde, zayıf olanlara ya da korunması gerekenlere kol kanat gerilir böyle bilinir, zira insanlığın gereği de budur, ancak nedense esnaflarımız yok farz edilmekte, çektikleri sorunları ise hiçbir şekilde görülmemektedir.

Romanya, Bulgaristan, ya da bu gibi ülkelerde yatırımcılara kolaylıklar nasıl sağlanıyorsa bizde de uygulamalar teşvik edebili.

Esnaflarımızı aileleri ile birlikte hesap edecek olursak binlerce kişilik bir kitleyi temsil ettiklerini düşünebiliriz. Yine, her esnafın yanında çalıştırmış olduğu en az bir kişiyi ve aile olarak üç kişi olarak kabul edersek hiç de az sayılarda olmadığını görürüz. Bu kadar geniş bir kitlenin, kalabalık insanların da istihdama olacağı katkıları ödeyeceği vergi, harç ve SGK primleri, KDV gibi yükümlülüklerini de düşünürsek esnafların devlete olan katkısının boyutlarının ne kadar büyük olduğunu görebiliriz. Buna rağmen hep onların beli bükülüyor, vergilerin ağır şartlarına giderek azalan güçleri ile adeta ”yaşama savaşı” vermeye devam ediyorlar!. Toplumsal yapımızda, babadan oğula geçen bir yapıyı temsil ettikleri için de bir anlamda, ”kan kusup, kızılcık şerbeti içiyoruz” dercesine yaşam mücadelesini onurları ile sürdürmeye devam ediyorlar.

Büyük sermaye guruplarına ve Holdinglere her türden destekleyici unsurlar, düşük KDV oranları (Hatta bazen 0), vergi teşvik modelleri var da esnaflara neden yok acaba?....

Örneğin, Pırlanta ticaret erbabı (0 KDV) öderken, zorunlu ihtiyaç maddelerinde ise, %8 den başlayan vergiler diğer ihtiyaç kalemlerinde % 18’lere kadar çıkabiliyor?

Oysa benim düşüncelerime göre yeni dükkân açarak işe başlayan bir küçük esnafa, en az bir yıl gelir vergi muafiyeti olmalı, yani ilk yıl kazancından hiç vergi ödemesin, zira dükkânın açılış aşamasındaki ödenen vergiler, resim ve harçlar, kayıt bedeli gibi kalemlere ödenen para çok fazla olduğundan, ilk bir yıllık kazancı gelir vergisi dışında olmalı ki, esnaflar belini toparlayabilsin, işlerini oturtup daha sonraki yıllarda istihdama katkıda bulunabilsin. Bir yıllık süreyi takiben yıl da, yıllık kazancının gelir verisinin yarısını ödesin gibi teşviklerle gelirindeki vergiden muafiyeti olmalıdır böyle bir uygulama işe ilk başlayan esnafa can suyu şeklinde destek sağlayacaktır sonraki yıllarda yine tam gelirleri üzerinden vergilendirilmelidir derim, sağlanacak bu destekler işyerini açmış esnaflara can suyu olacağı gibi başkalarına da işyeri açma cesareti verecektir küçük esnaf kesiminin ekonomi içindeki yeri daha çoğalacaktır

Desteklenen diliminde işlerini rayına oturtup belini doğrultan esnaflarımız artık normal bir sürece girdiklerinde tam olarak kazanç gelir vergilerini de rahatça ödeyecek duruma gelebileceklerdir, bu aşamada belki yanına işçi alarak çalıştırabilecek ve ticari hacmini de yükseltebilecek bir konuma gelerek rahatlayacaklardır, hem kendileri kazanacak, hem de kazandıracaklardır.

Bu da diğer insanlara örnek olarak, esnaflık yapmayı düşünenleri de yüreklendirecek olmaz mı. Sizce de böyle düşünmem çok mu hayalcilik oluyor acaba?..

Zaten esnaflık yapacak olanların ilk işe başlama aşamasında, yani, dükkânın kuruluşu aşamasındaki süreç evrakların tamamlanması, müracaattaki ödenen harçları, vergileri, kayıt kuyut yani ödenen bir çok kalemdeki paraları hesaba katacak olursak, esnaflarımız daha işe başlarken ve hiç para kazanmadan bu kadar harcama yaparak işe 2-0 yenik başlamıyorlar mı?...

Ondan sonraki aşamada da yeni bir işyerinin, piyasa dengelerindeki tutarsızlıktan tutun da kesatlıklara neden olabilecek bir sürü olumsuz sürecin yaşanıyor olması ile, zaten çok zor bir işe soyunan esnaflarımızı da yakından etkileyerek, canından bezdirmeye yetip de artmıyor mu?..

Bu anlamda ben bütün esnaflarımızın yasal olarak devletimiz tarafından desteklenmesinden yanayım.

Esnaflık yapanların ya da yapmayı düşünenlerin daha yüreklendirilerek koruyucu ve destekleyici unsurlar, tedbirlerle, teşviklerle ileriye dönük olarak varlıklarının yaşatılmasından yanayım.

Küçük esnaf da dediğimiz ve el sanatlarını icra ederek, geleneksel bir yaşamı, ecdattan günümüze taşıyıp geleneklerimizin, göreneklerimizin korunarak ve yaşatılarak ileri nesillere aktarılmasından yanayım ve desteklenmesi taraftarıyım.

Bu yöndeki yapılacak kapsamlı ve kalıcı yasal düzenlemelerin de bir an önce hayata geçirilmesini umut ediyorum.

Küçük esnaflık, geleneksel el sanatlarını yapanlar ve Esnaflarımızın “sessiz çığlıklarını ve acılarını " Biri'lerinin " duyması gerekiyor, bu şart!..

Umuyorum ki bir gün duyularak gerekenler çok geç olmadan yapılabilir…

 

 

DİĞER YAZILARI 1 Mayıs İşçi Ve Emekçilerin Günüdür 01-01-1970 03:00 1 Mayıs İşçi Ve Emekçilerin Günüdür 01-01-1970 03:00 DÜZELTİLECEK ÇOK YANLIŞ İŞLER VAR 01-01-1970 03:00 Seçim Analizi Yapalım 01-01-1970 03:00 Buyur Buradan Yak!.. 01-01-1970 03:00 ÇANAKKALE GEÇİLMEZ! 01-01-1970 03:00 İSKELE’DEKİ TUVALETLER NEDEN KALDIRILDI? 01-01-1970 03:00 Ege’nin Şifalı Otları ve Ot Festivali 01-01-1970 03:00 Toplumun Ruh Sağlığı Alarm Veriyor 01-01-1970 03:00 Erzincan-İliç’te Dağ adeta aktı 01-01-1970 03:00 Yeni Yargı Paketi Geliyor 01-01-1970 03:00 Bozdur Bozdur Harca Zamları 01-01-1970 03:00 Yarım Yamalak İşler Bıktırdı Artık 01-01-1970 03:00 Filistin’de İki Devletli Çözüm Mümkün mü? 01-01-1970 03:00 ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞININ AYAK SESLERİ 01-01-1970 03:00 URLA’NIN BEREKETLİ TOPRAKLARINDAN ADAYLAR FIŞKIRIYOR 01-01-1970 03:00 İKRAMİYE DAĞITIMINDA ADALETSİZ DAVRANAN DEVLET 01-01-1970 03:00 Kanlı ve Nefret Dolu Soykırım Vahşetinin Perde Arkasındaki Gerçekler 01-01-1970 03:00 Yaklaşan Karabulutlar ve İsrail Terörü 01-01-1970 03:00 İsrail Dur Durak Bilmiyor, Sivil Katliamları çok 01-01-1970 03:00 Ahi-Evran’dan Günümüze Esnaflık 01-01-1970 03:00 BEKLE DE GÖR BAKALIM 01-01-1970 03:00 BURUK VEDALAR 01-01-1970 03:00 Hukukun Üstünlüğü mü, Üstünlerin Hukuku mu? 01-01-1970 03:00 GİDİŞAT VAHİM BOYUTLARDA 01-01-1970 03:00 URLA KÜTÜPHANESİNİN MİNİK MÜDAVİMLERİ 01-01-1970 03:00 DENİZLİ MAHALLESİ’NDEKİ ÇEŞMENİN SUYU NEREDE? 01-01-1970 03:00 Çeşmealtı’ndan İzmir’e Belediye Otobüsü Çalıştırılmalıdır 01-01-1970 03:00 Çeşmealtı’ndan İzmir’e Belediye Otobüsü Çalıştırılmalıdır 01-01-1970 03:00 Kasaba Siyaseti 01-01-1970 03:00 Dünya Çevre Günü’nün Anlamı Doğadan Sadece Çöp Toplamak Değildir 01-01-1970 03:00 Dünya Çevre Gününün Anlamı Doğadan Sadece Çöp Toplamak Değildir 01-01-1970 03:00 İstanbul’un Fethinin 570.Yılı 01-01-1970 03:00 Ekonomik Şartları Ne Zaman Düzeltebileceğiz? 01-01-1970 03:00 Devre Arası Verildi, İkinci Raunt 28 Mayıs’ta! 01-01-1970 03:00 Ruz-i Hızır (Hızır günü) Hıdrellez 01-01-1970 03:00 Milletin Manifestosuna Kulak Verin!... 01-01-1970 03:00 ÇAN DÜŞTÜ, EZAN SUSTU, HAZAN GÖÇÜK ALTINDA KALDI 01-01-1970 03:00 BEYZBOL SOPASI 01-01-1970 03:00 PUASSON D’AVRİL 01-01-1970 03:00 PUASSON D’AVRİL 01-01-1970 03:00 ALİ FEHMİ EFENDİ KARAKOLU AÇILMALIDIR 01-01-1970 03:00 Ülkemizde Felâketler Zinciri Yaşanıyor 01-01-1970 03:00 YÜREKLERDEKİ ACILARLA BÜYÜMEK 01-01-1970 03:00 OSMANLIDAKİ DENGE SÜTÜNLARI TEKNİĞİ 01-01-1970 03:00 85 MİLYON TEK YÜREK OLDU 01-01-1970 03:00 Hayırsızlar Odası Seçimleri Yapıldı 01-01-1970 03:00 TÜRK YARGISINDAN ÇOK OLUMLU BİR KARAR 01-01-1970 03:00 Din Sömürüsü Yapan Aşağılık Adam 01-01-1970 03:00 Dünyanın Çevresinde Bir Günde 7 Tur Atıyoruz 01-01-1970 03:00 Yaptıkları Hiç Şaşırtmıyor 01-01-1970 03:00 GÜNÜMÜZDEKİ TRENDLER DEĞİŞTİ 01-01-1970 03:00 EYT ERDİ MURADINA BİZ ÇIKALIM KEREVETİNE 01-01-1970 03:00 BESLEDİKLERİ YILANLAR ŞİMDİ KENDİLERİNİ SOKUYOR 01-01-1970 03:00 Dünya Kupası Sona Erdi 01-01-1970 03:00 ÇOCUK İSTİSMARLARINA KİM DUR DİYECEK? 01-01-1970 03:00 VİRÜSLER BİRBİRİNE KARIŞTI, SALGINLAR HALEN DEVAM EDİYOR 01-01-1970 03:00 ÖNÜ FORMA ARKALARINI SORMA 01-01-1970 03:00 İstiklal Patlamasını Organize Eden Emperyalizmdir 01-01-1970 03:00 PAHALLILIK TAM GAZ GİDİYOR 01-01-1970 03:00 İRAN İÇ SAVAŞA MI SÜRÜKLENİYOR? 01-01-1970 03:00 ABD’NİN GÖZÜ ÜLKEMİZDE Mİ? 01-01-1970 03:00 Pahalılık tam gaz gidiyor 01-01-1970 03:00 117. YILINI KUTLAYAN DEĞERİMİZ GALATASARAY 01-01-1970 03:00 ABD SAVAŞLARI BAŞLATMAKTA BİRİNCİ 01-01-1970 03:00 KADIN CİNAYETLERİ BİTMİYOR 01-01-1970 03:00 İZMİR’İN DAĞLARINDA ÇİÇEKLER AÇAR 01-01-1970 03:00 PROMOSYON YARIŞLARI 01-01-1970 03:00 Yunanın Yaptığını Görmezler 01-01-1970 03:00 TOPLUM KİME GÜVENECEK? 01-01-1970 03:00 İNSANOĞLU DOĞANIN DENGESİNİ BOZMAMALI 01-01-1970 03:00