11 ilimizde yaşayan 13,5 milyon insanımızı “doğrudan etkileyen” ama “sosyal hayatımıza ve ülke ekonomisine vurduğu darbe ile 85 milyonu ‘doğrudan’ etkilemeye başlayan” Deprem Felaketinin travması kolay kolay atlatılamayacak.

“Hayat devam ediyor” ama, “normal hayata dönüş”; işte o, “büyük sorunlarla beraber yaşayacağımız” bir sürecin “maddi ve manevi baskısı altında” bakalım ne zaman mümkün olacak?..

7.7 ve 7.6 şiddetindeki “ikiz depremin yarattığı tablo”, beraberinde “nüfus yoğunluğu bakımından çok daha endişe verici bir geleceği” tartışmaya açtı; sırada Marmara ve Ege mi var?..

Japonya’dan gelenler de dahil deprem uzmanları yıllardır “risk büyük” diye uyardılar; gerekenler yapılmadı, büyük felaket Anadolu’nun üzerine çöktü.

Şimdi başta İstanbul’u ve İzmir’i işaret ederek ve “enerji biriktirmiş faal fay hatlarını bizlere ezberleterek" diyorlar ki; “Olacak!..”

Ege Denizi’nden gelen ve Urla’yı teğet geçerek Yarımadamızı paylaşan ve İzmir’in altını da parselleyen zaman zaman 2 – 3 – 4 – 5 – 6 şiddetinde deprem de yaratan fayların, “7,2 civarında depreme sebep olacağını” altını çizerek anlatan ve “Tedbir… Tedbir” diye uyaran deprem uzmanlarımızın sayısı “bir büyük koro kuracak” kadar çok!..

Peki, “dinleyen” var mı; o da var…

Bakınız Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Kahramanmaraş depreminin yaralarını sarmak için başlatılan kampanyaya ekibiyle beraber katılmak ve çalışmaları yerinde görmek için gittiği depremde büyük yıkıma uğrayan bölgeden dönüşünde bir açıklama yaptı.

Ankara’dan başlayarak İzmir ve Ege’de olan bütün ilgili ve yetkilileri, dahası bu bölgede yaşayan milyonları “uyaran” bir açıklama…

Hem de “büyük risk taşıyan mekânları” işaret eden ve ne yapılması gerektiğini de anlatan bir açıklama…

“Karşıyaka’da ‘zemini sıvılaşma eğiliminde olan bir bölgede olmaması gereken kadar yoğun ve yüksek katlı yapılaşma var. Bunun bir vadede mutlaka sağlam zeminli yerlere taşınması gerektiği çok açık” diyerek “yapılaşmanın Yamanlar Dağı’na kaydırılması gerektiğine” işaret eden Başkan, on binlerce kişinin yaşadığı riski yüksek yerleri de açıkladı; “Atakent – Mavişehir – Bostanlı mahalleleri hattı!..”

Uzmanların “İzmir körfezinin kıyılarındaki Alsancak, Bayraklı’nın Manavkuyu, Adalet ve Mansuroğlu mahalleleri ile Karşıyaka’nın Bostanlı ve Mavişehir mahallelerindeki zemin zayıflığına dikkat çektiğini” anlatan Tugay, “kısa, orta, uzun vadede yapılması gerekenleri de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı, İzmir belediyeleri ile beraber planlaması ve uygulamaya geçilmesi gerektiğini” söyledi.

Hürriyet Gazetesi’nde Karşıyaka’daki durumla ilgili bir yazı kaleme alan Deniz Sipahi kardeşim “Büyükşehir Belediyesi çok kapsamlı bir çalışma yürütüyor. Karşıyaka da özel olarak bu kapsama dahil edilebilir. Ve bu bölgede oturanlar, siteleri yönetenler bu organizasyonların içine alınmalıdırlar. Ve yine hızlı bir şekilde binalarını deprem testlerini yaptırmalılar. Bilime inanmaktan başka çaremiz yok” diyor.

Ve ben ekliyorum; “Başkan Tugay’ın ‘risk büyük’ diye işaret ettiği bölgedeki bir sitede, ailecek kiraladığımız” bir daire var.

Bu sitenin konutlarında, İzmir’de can kaybına ve yıkıma sebep olan son depremden sonra, kolonlarda sakatlanmalar olduğu görüldü, analizler yapıldı ve  “hasarlı” raporu verildi. Daire sahipleri itiraz ettiler. “Kolonların “demirleri görünen yerleri” örtüldü ve “az hasarlı” raporu alındı…

Acaba, “sadece hasar görülen” birkaç kolonun takviyesi yeterli olabildi mi?..

Bilmiyorum, ama bildiğim bir şey var; ev sahiplerinin “4 – 7 bin liralık kira seviyesini 12 – 14 bin liraya çıkarmak için kiracılarına karşı dava bile açtıkları…”

Bakalım hakimler ne karar verecekler?.