Son zamanlarda sürekli olarak küresel ısınma, aşırı sıcaklar, fırtına ve sağanak yağmurlar ana konumuzu belirlemektedir. Bütün bu konuları işlerken yakın çevremdeki dostlar ise “Hocam güzel haber ver” diye beni uyarmaktalar. Çok haklılar, ancak durum pek de sizleri mutlu edecek bilgileri sizlerle paylaşma imkânı vermemektedir. Çünkü yakın bir gelecekte olmasa bile küresel ısınmanın canlılar üzerine etkilerini yok sayma şansımız bulunmamaktadır.

Peki, şimdi kısaca bu etkilerin neler olduğuna dair kısa bir tur atalım.

Küresel ısınmanın bitki ve hayvan türlerinin sayısının azalmasına, yaşam alanlarının ve yaşamlarının değişmesine, bazı türlerin neslinin tükenmesine etki edeceği yapılan araştırmalarla ortaya çıkarılmıştır.

1- Hayvan Türlerine Etkileri: Küresel ısınmanın canlı türleri üzerindeki olumsuz etkileri oldukça fazladır. Küresel ısınmadan hayvanlar daha çok etkilenmekte gerek yaşam biçimleri gerekse tür çeşitliliği önemli derecede etkilenmektedir. Biyoçeşitliliğin önemli bir ögesi olan tür zenginliğindeki azalma çağımızın en önemli çevre sorunlarından biri haline gelmiştir.

  1. Ekosisteme Etkisi: Bilindiği gibi herhangi bir ortamdaki canlı ve cansız varlıkların birlikte oluşturdukları bütünlük ekosistem olarak bilinmektedir. Doğanın yapısında mükemmel şekilde işleyen bir denge olduğunu bilmekteyiz. Bu dengenin bozulmasından tüm canlı ve cansızlar etkilenecektir. Yeryüzündeki biyolojik çeşitlilik milyonlarca yıldır var olmakla birlikte zaman içerisinde tür kayıplarının olduğu da bilinmektedir. Bugün geçmişte yaşamış dinozorlar ile diğer bazı hayvan türlerini fosillerinden tanıyoruz. Geçmişte dünya ekosisteminde hayvan tür kayıpları olmuş ve şimdi birlikte yaşadığımız son yüzyılda bu kayıplar oldukça artmıştır.
  2. Yaşam Biçimlerine Etkisi: Küresel ısınma, biyolojik ve fiziksel sistemleri olumsuz etkilemektedir. Bazı hayvan türlerinin sayısı hızla azalırken kene gibi bazı türler de çoğalmakta, kaplan ve balıklarda hayatta kalabilmek için göç etmektedir. Küresel ısınmanın beraberinde getirdiği iklim değişikliği her kıtada gerek fizik gerekse biyolojik yaşam alanlarını tehdit etmektedir. Eriyen buzullar, genişleyen çöller ve ısınan denizler canlı türlerinin kaderini derinden etkileyen faktörlerden bazılarıdır. Bu durum, birçok hayvan türünün şimdiden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına, birçoğunun da eski yaşam ve yayılma alanlarının daralmasına neden olmaktadır. Küresel ısınma nedeniyle hayvanlardaki kış uykusu ve yumurtlama sürelerinin ortalama beş gün erken başladığı, göç etme süresinin de 2-3 gün geciktiği belirlenmiştir. Bu durum hayvanların yaşam biçimlerinin değiştiği anlamına gelmektedir. Buzulların hızla erimesiyle okyanus ve deniz suyu seviyesinin hızla yükselmesi, kıyılarda canlılar için gereken yaşam alanını tahrip ederken hava sıcaklığındaki çok küçük değişiklikler bile bitki türlerini yok etmekte ve hayvanların yaşaması için gerekli olan besin zincirinin kırılmasına yol açmaktadır. Bu da önümüzdeki yıllar içinde birçok hayvan türünün yok olacağını göstermektedir.
  3. Üremelerine Etkisi: İklim değişimi, gezegenimizdeki yaşam modellerini değiştirmekte ve bunun sonucunda pek çok hayvan türü yok olup çoğalamamaktadır. Değişen iklim, hayvanları hayatta kalabilmek için göç etmeye zorlamaktadır. Küresel ısınmanın hayvan türlerinin çoğalmalarına olan etkileri; Kuzey Amerika kıyılarındaki somon balıklarının üremesinde suların ısınması sebebiyle ciddi bir düşüşün oluşması, kuşların son 20 yılda bahar aylarında havada görülen sıcaklık artışı yüzünden daha erken yumurtlamaya başlaması, yavruların doğduklarında beslenecek böcek türleri bulamadıkları için hayatta kalmalarının tehlikeye düşmesi, geri çekilen bir buzul ve deniz üzerindeki buzun normalden önce parçalanması, deniz foklarını avlamak için buza ihtiyaç duyan kutup ayılarını zor durumda bırakması, tatlı su yaşam alanları, kirleneme ve barajlar yüzünden bozulduğundan tatlı su yunusları, mersin balığının çoğalamamasıdır.

2- Bitki Türlerine Etkisi: Küresel ısınma daha önceki iklim tipine uyum sağlamış bitki topluluklarında değişime yol açmaktadır. Küresel ısınma bitki habitatının üçte birini, nadir görünen türler ve bölünmüş ekosistemler kirlilik ve ormanların yok edilmesinden dolayı tehdit altında ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır.

a) Ekosisteme Etkisi: Bir ekosistem insana durağan gözükse bile jeolojik ölçü içinde evrime uğrar. Nitekim ılıman Avrupa’da çıplak toprağa canlıların yerleşmesi, otsu bitkilerin öncü olarak yerleşmesiyle başlamıştır. Sonradan bunun yerini, birbirini izleyen çeşitli bitki toplulukları almış ve son evre olarak da ormanlar ortaya çıkmıştır. Ekosistemdeki bozulma bir bütün olan çevrenin yapı ve işleyişini olumsuz etkiler. Uzun süren kuraklıklar sonucu ekosistemdeki bitki sayısı hızla azalır. Toprakta oluşan tahribat ve kirlenmeler önce bitkilerin sonra da diğer canlıların yok olmasına neden olur. Ormanların kesilmesi ve yanması çevrenin çölleşmesine ve sonrasında küresel ısınmaya etkide bulunur. Ekosistemdeki bozulmanın diğer bir etkisi de toprağın su ve rüzgâr etkisiyle aşınıp taşınması olan erozyonun artması ve çevredeki bitki örtüsünün azalmasıdır. Bu da toprağın tahrip olup tarım toprağının ürün veriminin azalmasına neden olmaktadır.

b) Yaşam Biçimlerine Etkisi: Küresel ısınmanın olumsuz etkilerinin sınırları yoktur ve bu olumsuz etkiler bitkiler için de büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Bitkilerin çoğu göç etme eğilimi taşımaktadır. Küresel ısınma yüzünden bitkilerin çiçek açma dönemleri değişiklik göstermektedir. Yeni koşullara ayak uyduranlar ayakta kalmakta, adapte olamayanlar ise yok olmaktadır.

c) Çoğalmasına Etkileri: Sıcaklığın artması bitkilerin can damarı fotosentez işlemini yavaşlatmaktadır. Bu durumda bitkinin büyümesi yavaşlar ve döllenerek çoğalması etkilenir. Bazı bitkiler daha önce çiçek açar bazı bitkiler de hiç açmaz. Örneğin, haziran ayında bugüne kadar ortalama sıcaklık 15 dereceyse bugün 20 dereceye ulaşmıştır. Bu sıcaklıkta bitkinin tam tomurcuk olup da açacağı dönemde ani bir sıcaklık dalgası tomurcuğu kavurur. Bitki çiçek açamaz. Çiçek açamaması demek bitkinin çoğalamaması demektir.