Kıymetli okurlarım,

Bildiğiniz gibi küresel ısınmanın bir şekilde kendini gösterdiği geçtiğimiz kış oldukça kurak geçmiştir. Kışı kurak geçiren dünya ülkelerini yaz aylarında daha zor günler beklemektedir. Avrupa'da ve batı Anadolu’da da Mayıs ayından itibaren çok yüksek sıcaklıkların etkili olması beklenmektedir. Türkiye'de de Mayıs ayının başlarından itibaren Avrupa'dan gelen sıcak havaların etkili olacağı uzmanlarca belirtilmektedir. Yani önümüzdeki yaz, sıcaklık anlamında hayli zor günler geçireceğiz gibi görünmektedir.

Kış boyunca yağış almayan dünya ülkeleri kurak günler geçirmeye hazırlanıyor. Sıcak günlerin kapıda olduğu bugünlerde uzmanlardan ciddi açıklamalar gelmeye başlamıştır.

TÜRKİYE'DE DE ETKİLİ OLACAK

Yapılan açıklamalara göre Mayıs ayında Avrupa'da çok yüksek sıcaklıklar etkili olacak. Avrupa’dan gelen söz konusu sıcak hava dalgasının yine Mayıs ayının ortalarında Türkiye’yi de etkisi altına alacağı belirtilmektedir.

Bilim adamları ve tahminciler El Niño hava olayının, Pasifik Okyanusu suyunun ısınması, küresel ısınma ve yüksek basınçla birleşerek kavurucu yaz sıcaklıklarına yol açabileceği yönünde öngörüleri oluşmuştur.

El Niño'nun özellikle güçlü olacağı tahmin edildiğinden, bu yaz bunaltıcı hava riski artmaktadır. İngiliz Hava Durumu Hizmetleri'nden Jim Dale’in belirttiğine göre; "Bu aşırı sıcaklığın gerçekleşmesi için elimizde var olan tek şey iklim değişikliği” diye belirtmektedir.

Oluşan yüksek basınç sistemi sayesinde bir sıcak hava dalgasının devreye girmesiyle önümüzdeki haftalarda Avrupa’nın güneyinde ve Akdeniz kıyıların da çok kavurucu sıcaklar beklenmektedir.

Küresel ısınmanın neden olduğu doğal sonuçları artık hemen hemen her gün yaşamaktayız. Kurak geçen kış, anormal hava olayları, sel ve sağanaklar bu etkinin birer göstergesidir. Dünyamızın şu anda dahi 1,3 C0 ısındığı bilinmektedir. 1,5C0 derece sınırına çok yaklaşıldı. Isınmayı yavaşlatmak ve küresel ısınmanın önüne geçebilmek için tüm ulusların başta fosil yakıtlardan kurtularak ve gerekli önlemleri alması gerekmektedir.

Diğer taraftan bilim adamları küresel ısınmanın önüne geçebilmek için farklı araştırmalar yapmaktalar. Bunlara ait bir örnekte Afrika'da yetişen bir elmayla ilgili gelişme herkesi meraklandırdı. Araştırmacılara göre Afrika'nın yabani muhallebi elması iklim değişikliği araştırmalarında kilit rol oynayacak.

Bilindiği gibi, küresel iklim değişikliği artık dünya genelinde hemen hemen her insan tarafından büyük ölçüde hissedilen bir gerçek. Türkiye'de de mevsimleri zamanında yaşamamamızın en büyük nedenlerinden biri, küresel iklim değişikliği nedeniyle yaşanan mevsim kaymalarıdır.

Hem gıda enflasyonu hem de kuraklıktaki gelişmeler nedeniyle uzmanlar dünyanın daha fazla insan nüfusunu kaldıramayacağının farkındadırlar. Bu nedenle araştırmalar da hız kazanmakta ve bilim insanları hepimizi kurtaracak yeni bir yol arayışına girmişlerdir.

İskoçya'daki Rural College (SRUC), Dünya Sebze Merkezi, Dünya Tarımsal Ormancılık ve ortak kurumlardaki araştırmacılar, besin açısından zengin unutulmuş gıda ürünlerinin gelecekteki gıda sistemlerini çeşitlendirmeye nasıl yardımcı olabileceğini modellemektedirler. Küresel iklim değişikliğiyle ilgili herkesi heyecanlandıran Afrika'da yetişen bir meyve modeller içerisinde değerlendirilmektedir.

Dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi, Afrika'nın iklimi daha da ısınıyor ve sel ve kuraklık gibi hava olayları artıyor ve bu, tarımın uyum sağlaması gerektiği anlamına gelmektedir. İşte burada Afrika muhallebi elması devreye girmekte ve aşırı sıcaklar karşısında yetişmeye devam eden ve verimi eksilmeyen bu meyve, önümüzdeki yıllarda insanlığın temel gıda maddeleri arasında yer alabilecektir.

Evet sevgili okurlar, küresel ısınmanın hızını azaltabilmek ve dünyamızı elimizden geldiğince koruyabilmek için her türlü çevre ve gıda korunmalarını ön plana almalıyız. Dünyamızı gelecek nesillere ekolojik dengesi kurulmuş ve doğal yapısına kavuşmuş bir şekilde teslim etmeliyiz.