Uzun yıllar evvel Urla’ya geldiğimizde güzel bir Ege kasabasıydı Urla.

Bugün bir dünya markası oldu.

Urla son dönemde eşi benzeri görülmemiş bir değişime uğradı, bir ilginin odağı oldu. Bu salınım zamanla müspet ve menfi sonuçları ile yerine oturacaktır. O zaman kaybettiklerimizi daha iyi göreceğiz.

Urla’nın markalaşmasının asıl kahramanları Urla halkıdır.  Özellikle siyasiler çok çalıştık deseler de asıl çalışanlar gönüllü olan halktır. Urla’da halkın sosyal sorumluluğu yüksektir. Urla’nın her mahallesinde yaşayanlar mahalleleri için ellerini taşın altına sokarlar.

Yaklaşan seçimlerde birden bire Urla sevgisi ile uyanan, belediye başkan adaylığı depreşip siyasete soyunanların çok büyük bir çoğunluğu üç ay öncesinde Urla’da dahi değillerdi, Urla için gönüllü hiç bir şey yapmıyorlardı.

Yıllardır Urla’ya katkı koymak, çocuklarımızı halkımızı eğitmek, kültürümüze tarihi eserlere sahip çıkmak için vaktini ve nakdini koyarak çalışanlar çok daha değerli insanlardır. Urla’nın gönüllüleri içerisinde kimler kimler yok ki; Allahtan onlar adaylardan daha kalabalık…

Örnek onlarca; ne yaptıklarını, kim olduklarını bilmiyorsanız, “Urla’da mı yaşıyorum?” diye düşünmelisiniz.

Önder Yağcı, Zafer Çöpten, Algan Tümerk, Ferhan Erim, Mahmut Tolon, Erdoğan Karabıyık, Bilal Özdemir, Namık Kemal Nomak, Mualla Bilgen, Müge Buluç, Mualla Erkut, Meltem Düzbastılar, Cemil Doğru, Nilgün Göçük, Sunday Özgen, Özer Başar, Nazan Önder, Ahmet Sönmez, Hale Pekerten,…

Urla Boru Trampet Tempo Takımı, Malgaca Derneği üyeleri, UKTA bağışçıları, Urla’nın Adalarını -Kıyılarını Koruma Platformu, Bülent Baratalı’nın Özerk Kent Senatosu, Urla Afet Gönüllüleri, “Urla’yı nenemden, dedemden dinle” , “Urla’nın gizemleri”, “Urla’da denizden ne çıkar, ne yenir?”, “Dolaşan kitap” ekipleri, Bağımsız Kent Konseyi bağımsız çalışma komisyonları, Urla enginarı çalışanları,…

Adlarını saymaya çalıştığım, belki bir kısmını unutup ayıp ettiğim kişiler gibi katkı koymak için evden instagramdan değil, Urla’nın her noktasında, sokaklarında, ormanında, kıyılarında, Malgaca’da çok çalıştı. Urla’ya ve insanlığa aidiyetlerinden meclis üyeliği, başkanlık devşirmediler.

Sadece içinde olup parçası olmak ve katkı sağlamaktan mutlu olunan çalışmalar için gönüllü olanlara sonsuz teşekkürler. İnşallah yeni belediye başkanı bu yapıları yönetmekte değerlendirmekte akılcı davranmayı başarır.

Bugün toplumun Atatürkçü, laik, demokrat, hukuktan uzaklaştığını faceden söyleyip üzülenler; hiç tanımadığı bir insana; bir kelime, bir yardım, bir destek olup el verselerdi, bu gün akılcı toplumun tüm nimetlerinden yararlanan bir ülke olurduk.

Urla’da eğitime katkı sunan derneklerin gönüllüleri ve onların gayretleri Urla’mızı gençlerimiz için yaşanabilir kılarken, geleceğe umut oluyor. Bu gönüllülerin azaldığı bu toplum yeni nesil bir yardımlaşma anlayışını test ediyor, ne kadar başarı sağlayacağını henüz bilmiyoruz.

Ama artık yardım severlerin neden yardım ettiğini anlayamayan bir toplumda yaşıyoruz ve tabii ki sonuçlarına da katlanıyoruz.