Urla son on yılda Türkiye’de en çok yaşanmak istenen kentlerden biri oldu.

Dünyada en çok yaşanmak istenen kentler NewYork, Cape Town, Madrid tir. Bu seçim halkın kriterleri ile yapılıyor ve sanattan gastronomiye düzenden hukuka birçok konuyu kapsıyor. Türkiye’de bu kriterleri bulmak zor. Bizde yeterli asgari düzeyi yakalamak ve kendi kendine yeterlilik önemli bir kriter.

Son dönemde emekli göçlerinin kenti olarak halkımız yaşamsal yeterlilikte ilgili zorluklar yaşıyor. Pahalılık halkın canına tak etmiş durumda, esnaf özellikle kışın siftah yapamıyor.

Urla’yı değerli kılan halkı geçim derdinde, kendi tiyatrosunu, kendi sanatını, kendi tarımını yapsa da zorlanıyor.

Urla’yı en çok yaşanmak istenen yer yapan halk; devletin, belediyelerin bir desteğini görmüyor, pahalılık, enflasyon, yükselen girdi maliyetleri ile mücadele ediyor. Temel yaşamsal ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor.

Önümüzdeki seçimlerde bu konuda ihtiyacı anlayacak, demokratik biçimde halka hizmet edecek bir belediye başkanı aranıyor.

Urla Kent Konseyi uzun zamandır istenen Urla belediye başkanını tanımlamaya, partilere adaylara ulaşmaya çalışıyor.

Kent Konseyi Başkanı olarak arkasında hiçbir siyasi güç olmaması nedeniyle en kolay saldırılara maruz kalan kurum olabiliyoruz.

Geçen haftalarda Urla’ya sahip çıkan STKları hedef alan siyasi yerel adaylar olmuştu.  Bu kişiler geçmişte de erk elde edince ilk iş kent konseyinin çalışanlarını işlerinden etmiş, binasını kapatmışlardı.

Kamuya açık olan kent konseyi yazışmalarından tutanaklara göz atınca, seçim öncesi gündem oluşturmak için neler yapıldığını ve yapılabileceğini görüyoruz. Bu nedenle arşivleri iyi muhafaza ediyor, halkımızı uyarmaya devam ediyoruz.

Son beş yıldır Urla’nın tüm insanlarının kent konseyinde temsil edilmesi için yeni bir anlayış uygulayan, komisyonlarını özgürleştiren Urla Kent Konseyi cumhuriyetin yüzüncü yıl etkinliklerinde, deprem günlerinde ve vekil belediye başkanı döneminde; halkın taleplerini tüm odalar dernekler STKlar adına yöneticilere anlatan koordinatör kurumdur. Urla’yı yaşanası kent yapan özelliklerinden biri de demokratik katılımın yüksekliği olmuştur.

Urla gönüllüleri için Urla’nın değerli ve yaşanılır olması tek hedefimizdir…

Ege Bölgesi’nin önemli bir değeri haline gelen Urla’yı korumamız gerektiği açıktır.

Kuşadası’nı beton yığını dev apartmanlar, Seferihisar’ı mandalinasız bırakan anlayışla mücadeleye devam ediyoruz. Urla’yı gönüllü korumamız gerekiyor.

Urla için gönüllü çalışmayı anlayamayanlar, Urla STKlarını anlayamazlar.

Yerel seçimlere az kaldı adaylar çıkıyor, halkın dediği olacak, Urla güzel olacak.