Cumhuriyet Meydanı’nda ÇYDD, ADD ve EĞİTİM-İŞ Urla organizasyonunda düzenlenen tören çelenklerin Atatürk Anıtı’na sunulmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Eğitim-İş Urla Temsilcisi Sevim Kaya ve Cemil Doğru’nun okuduğu basın açıklamasında, “Bugün Türk ulusu için büyük bir yıl dönümüdür; Türk milletinin zaferini, bağımsızlığını tüm dünyaya kabul ettirmesinin belgesi olan Lozan Barış Antlaşması, bugün 100 yaşına girmiştir.

Lozan Barış Antlaşması, emperyalist devletlerin akbabalar gibi üşüştüğü bir padişahlıktan kan ve ter ile büyük Önder Atatürk ve silah arkadaşları liderliğinde, bağımsız bir Cumhuriyet yarattığımız Kurtuluş Savaşı’nın tacıdır. Kurtuluş Savaşı nasıl her bir karış toprakta savaşarak kazanılmış bir zafer ise Lozan da ‘masa’da yedi düvele karşı dimdik bir duruş ve şahsiyet ortaya koyarak elde edilmiş bir zaferdir. Yüzyıllardır savaş kazansak bile masa başında kaybediyorduk. Lozan’da Türklerin diplomatik başarısı da dünyaya kabul ettirilmiştir. Yani düşmanlar önce savaş alanında sonra masada mağlup edilmiş, tarihe silinmez bir not düşülmüştür.

Ülkesi ve ulusuyla bölünmez bütün olan Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığını, ekonomik ve siyasal bağımsızlığını uluslararası düzeyde tartışmasız biçimde kabul ettiren Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu belgeleri arasında yer almaktadır. Türkiye Cumhuriyetinin tapusudur.

Lozan Barış Antlaşması'yla, yurdun parçalanmasını ve paylaşılmasını öngören Sevr Antlaşması geçersiz kılınmıştır.

Lozan, Atatürk'ün, İsmet İnönü başta olmak üzere çalışma arkadaşlarının ülkemize kazandırdıkları, ulusumuzun yaşamsal haklarına kavuştuğu, dünya barışına hizmet eden büyük bir yapıttır.

İngiliz zırhlısıyla kaçan, düşman devletlere yaranmak için vatanseverleri hedef alan fetvalar yayınlayan padişahı bugün bir kahraman gibi gösterip tarihi yeniden yazmaya çalışanlar, Lozan’ı yalanlarla hedef alsalar da, güneş balçıkla sıvanmayacak kadar büyük ve parlaktır.

Lozan Barış Anlaşması o kadar büyüktür ki; 2016 yılında “Birileri bize Lozan'ı zafer diye yutturmaya çalıştı” diyen iktidar sahipleri dahi yaşanan bir anlaşmazlık üzerine Yunanistan’a “Lozan’a uyun” uyarısında bulunmuştur. Elbette bu mecbur kalma hali, Lozan’ın Türk milletinin bağımsızlığı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası hakları üzerinde kırılmaz bir kalkan olarak varlık göstermesinden kaynaklanmaktadır.

Memurun İşçinin Emeklinin geçinemediği her şeyin her gün zamlandığı, ülkenin açıktan ya da kaçak yollarla gelen adının bile konmadığı milyonlarca göçmen ile Ortadoğululaşma yoluna sokulmaya çalışıldığı, eğitimin sağlığın ticarileştiği, liyakat-hak-hukuk-adaletin alanlardan haykırıldığı bir zamanda ulusal değerlerimizi ve birliğimizi korumak, ilkelerimize sahip çıkmak hayati önemdedir.

Lozan, Türkiye Cumhuriyetinin tapusudur, cumhuriyetin ve Türk ulusunun güvencesidir. Bugün Atatürk ve cumhuriyet karşıtları sıkıştığı zaman Lozan’dan destek alıyor ama emperyalistlerin 100 yıllık öcünü almasına yardım edecek uygulamalardan da geri durmuyor.

Örnek vermek gerekirse: Bugün, bin bir zorlukla çizilen ve Lozan’la tescillenen sınırlarımızın güvenliği kalmamıştır. Ege Adalarının statüsü korunamamıştır. Yine Lozan’da azınlıklar konusu kesin ve doğru biçimde konulmuşken bugün Türkiye'nin nüfus yapısı bozulmuş, plansız, düzensiz yeni azınlıklar oluşturulmuştur.

Lozan’da Osmanlı’nın yıkılmasında en önemli sebeplerden olan kapitülasyonlar kaldırılmış, dış borçlar ödenmişti. Bugün iktidarın en büyük çabası borçlanabilmek, ne pahasına olursa olsun borçlanabilmektir. Sadece bunlar bile Lozan’ın ihlal edilmesine ülkenin güvenliğine ulusun birliğine karşı yapılan yanlış ve tehlikeli uygulamalardır.

Lozan’da ve devamında oluşturulan ve Dünya barışını da amaçlayan Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” ilkesi yerine tam tersi uygulamalar Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş amaçlarına ve ilkelerine aykırı uygulamalardır.

Lozan, Bağımsızlığımızın tescil edilmiş halidir; Dönemin işgalci devletlerinin hüsranıdır; Mazlum halkların bir asırlık ilhamıdır; bu milletin bir daha asla bir padişaha da emperyalistlere de boyun eğmeyeceğinin dosta düşmana ilanıdır! Cumhuriyet’e bakıp saltanat düşü kuranların, millet değil tebaa görmek isteyenlerin Lozan’ı hedef bellemesinin, onun hakikatinden rahatsız olmasının sebebi de tam olarak budur!

Oysa biz onlara verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı gurur duyuyoruz! Lozan’ın korunması için bütün gücümüzle de çalışacağımıza söz veriyoruz.

Başta büyük önderimiz Atatürk olmak üzere, Lozan görüşmelerini yürüten büyük devlet adamı İsmet İnönü ile emeği geçen bütün çalışma arkadaşlarını saygıyla anıyor, Başöğretmen’in neferleri olarak Cumhuriyet’in korunması konusunda Lozan’daki kararlılığı miras kabul ettiğimizin tekrar altını çiziyoruz.

Nice 100 yıllara!” İfadelerini kullandı.

Basın açıklamasına CHP Urla İlçe Başkanı Pelin Karasakal, Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan, Urla ADD Başkanı Enver Karanfil, Urla ÇYDD Başkanı Sibel Bavli, Urla Kızılay Başkanı Nurgül Saltık, TEMAD Urla İlçe Başkanı Mustafa Büyüktarakçı, Evimiz 4 Gündoğdu Çağdaş Toplum Gönüllüleri Derneği üyeleri ve Urlalılar katıldı.