-Sayın Balkan, seçimlerden önce olağanüstü bir durum yaşıyoruz... Resmi olarak sadece CHP'den 47 aday adayı var ve bunların çoğu yabancı hatta daha belediyenin yerini bile yeni ögrenenler var içlerinde... Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz, ne değişti de bu kadar fazla aday adayı var? Neden bir telaşla herkes Urla'ya geliyor, alelacele aday oluyor, herkes bir tanıdığını devreye sokuyor, filan!

Selçuk Balkan: Doğrusu seçme ve seçilme hakkı, anayasal bir haktır. Ama burada önemli olan partimizin bu işten zarar görmemesidir. Herkes gelip aday olabilir ama yerel seçimlerde de halkımız kendi içinden yetişmiş insanları aday görmek istiyor. Bu sadece CHP’de değil, tüm partilerde milletvekili ve belediye başkan adaylarının, dayatma adayların sorun olduğunu görmemiz gerekiyor. CHP Kurultayı kritik bir zaman diliminde yapıldı. Birtakım adımları atmak için parti yöneticilerimize yeterli zaman kalmadı. Ama bundan sonra ben şahsen parti bayrağı altında görev yapacak adayları halkın belirleyeceğini düşünüyorum.

-Neden çok talip oldu dersiniz Urla için? Siz neden aday oldunuz?

Selçuk Balkan: Bu konuda şunu söyleyebilirim, bu yaklaşık 5 yıldır mevcut bir belediye başkanının olmaması, güzel Urla’mızın hak ettiği hizmeti alamamasının bir sonucudur. Urla’mız son yıllarda gerçekten nitelikli bir göç aldı ve bünyesinde de birçok üniversite yerleşkesi barındırıyor. Urla birlikte yaşama kültürünü benimsemiş özel bir kenttir. Urla tarihten beri göçlerle şekillenmiş ve birlikte yaşam kültürünü benimsemiş özel bir kenttir. Halkımız bize yani CHP’ye 2019 yerel seçimlerine %68 oy vermiştir. Yaklaşık 4,5 yıl kayyum sürecine rağmen genel seçimlerde de %58 oy verilmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi örgütü olarak bize bu oyu veren halkımıza bizim hizmet borcumuz vardır.

Bizler Bu ilçenin halkını çok iyi tanıyor ve burada yaşıyoruz.  Ben bu ilçenin sokaklarında koşturarak büyüdüm, Burada okudum. iki dönem meclis üyeliği ve imar komisyonu başkanlığı görevini sürdürdüm. Babam buranın sevilen muhtarlarındandır. 25 senedir Yağcılar köyünde muhtarlık yapmaktadır.  Ben de bilgi, birikim ve tecrübemle belediye başkanı olarak ilçemi halkımla birlikte yönetmek ve ilçeme bu borcu ödemek isterim.

-Siz Yüksek Mimarsınız, şöyle bir profesyonel gözle baktığınız zaman Urla'nın çok eksiği var mı?

Selçuk Balkan: Dünyanın en modern şehirlerinin bile büyük sorunları olabilir. Hele hele teknolojinin bu kadar ivme kazandığı bir devirde, ihtiyaçların bu kadar artması, beklentilerin yükselmesi son derece normaldir. Urla'nın çözülemeyecek problemleri olduğunu düşünmüyorum. Ama ilk ne düzeltilmeli diye bir soru yöneltseydiniz, ben size öncelikle otopark sorunu, şehir merkezi trafik sorunu, tanımlı kent merkezi girişleri, spor tesisleri, yetersiz günübirlik deniz turizmi alanları, Alt Yapı eksikliği, Karayolları alt ve üst Yapı yetersizliği derdim. Bu kasabada öğretmen, polis olmak, kirada oturmak çok zor duruma geldi. En önemli sorun da yerel yönetimin şeffaf, hesap veren ve katılımcı yönetim anlayışının olmayışıdır.

-Urla’nın demografik yapısını değerlendirir misiniz?      

Selçuk Balkan: Urla yüz yıllardır göç alan bir liman kenti olarak büyümüş ve birçok kültürden insanı barındıran bir yapıya sahiptir. Urla’da yaşayan insanlar birlikte yaşam kültürünü benimsemiş Barış ve huzur içinde bu değerli topraklarda yaşamaktadır. Urla’nın coğrafi değeri yarımadanın kapısı, topraklarının bereketi ve insanlarının kalitesinden gelmektedir. Bu topraklar birçok nitelikli göçü kabul etmiştir.

-Urla Kent Konseyi’nin düzenlediği “Urla'nın Sesi” panelini değerlendirir misiniz?

Selçuk Balkan: Kent konseyi bu panel ile ve hatta sonuç bildirgesi yayınlayarak urla halkının, tüm sivil toplum kuruluşlarının sesi olmuştur. Urla’nın gerçekten demokratik, Urla’yı iyi bilen ve şeffaf katılımcı yönetecek ve birçok sorununu çözecek bir belediye başkanına ihtiyacı vardır.

Urla Kent Konseyi’nin deklarasyonunda da bunlar yer almaktadır.

Ben bu deklarasyondan ithal-yerel tartışması çıkarmıyorum. Burada hedefimiz urla olmalıdır.

Basında Urla ithal aday istemiyor! algısı yaratılmaya çalışıldı... Ki, kısmen doğrudur.

Takdir edersiniz ki;  kaybettiğimiz 5 yıldan sonra, Urla’yı tanımayan, Urla’da yaşamayan, Urla’nın yapısına hakim olmayan ve sorunlarını bilmeyen bir adayın Urla’yı tanıyarak geçireceği zaman kaybına Urlalıların tahammülü yoktur. Balkan bir toplumun, o toplumu tanıyan, bilen, sorunlarına hâkim, bizzat içinde yaşayan, insanlarını iyi tanıyan kişiler tarafından yönetilmesini isteme hakki vardır.

Kent konseyinin amacı buydu. Doğruydu. Ben de bu deklarasyona katılıyorum.

-Sizce ilçenin en acil çözülmesi gereken sorunları nelerdir?

Selçuk Balkan: Caddelerinin düzenli, denizlerimizin temiz,  altyapı ve kanalizasyonlarımızın eksiksiz, yollarımızın ve trafik akışının kesintisiz, otopark sorunu olmayan bir Urla yaratmamız gerekiyor.

Benim 30 günlük, 120 günlük iki acil eylem planım var. Çünkü Urla yazın nüfusu çok artan ve hareketlenen, festivallerin olduğu bir kenttir. Bu dönemde, kentin yaşamsal reflekslerinin düzgün çalışması gerekir...

Urla’mızın Güney coğrafyasının Milli Tabiat parklarıyla kıyı düzenlemeleri ile korunarak, kamu kullanımına açık özel bir bölge haline getirmemiz gerekmektedir.

Bölgemizin, tarım, turizm, gastronomi ve eğitim imkânlarıyla gençlerimizin Urla’dan göç vermeden ekonomik kalkınmasını sağlayacak bir modeli derhal hayata geçirmeliyiz.

Urla Tarihi Kent Merkezi’nden başlayarak tüm Urla’nın trafik, otopark, park, cadde ve sokak kullanımı, kent girişlerinin tanımlanması,  sanayi ve terminal alanı sorunlarının giderilmesi, raylı ulaşım sistemine Urla’mızın entegrasyonunun sağlanması, öncelikli çözülmesi gereken sorunlarımızdır.

-Belediye Meclisi’ne seçilecek kişilerin özellikleri ne olmalıdır?

Selçuk Balkan: Urla’da yaşayan halkımız kenti yönetecek belediye Başkanı ve meclis üyelerinin nasıl bir profile sahip olması gerektiğini biliyor.

Ben belediye başkan adayı olarak, meclisin temsil yeteneği yüksek, Urla’ya hâkim, meclis komisyonlarında görev yapabilecek mesleki yeterliliği olan, ekip çalışmasına açık, Urlalı hemşerilerimizden oluşmasını tercih ederim.