İzmir’in Urla ilçesine bağlı Yağcılar Mahallesi içerisinde kalan, doğası ve temiz sahili ile bilinen Altınköy plajı ve çevresinde turizm amaçlı jeotermal kaynak arama için 1 adet jeotermal sondaj kuyusu açma girişimi engellendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Majestik Turizm Kuyumculuk şirketinin Yağcılar Mahallesi Altınköy civarında turizm amaçlı jeotermal kaynak arama için 1 adet jeotermal sondaj kuyusu açmak üzere Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlatmıştı. Firma, Altınköy, Yağcılar, Demircili, Azmak’a kadar kapsayan bölgede Jeotermal aramak için izin istiyordu. Majestik Turizm Kuyumculuk A. Ş. adlı şirketin projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan ÇED sürecine tepki gösteren yöre halkı, Altınköy ile beraber, Yağcılar, Demircili, Azmak’a kadar olan bölgede talana izin vermemek için yeniden mücadele başlatmıştı. Proje dosyasını inceleyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri, projenin ÇED yönetmeliğinin ilgili maddelerine aykırılıklar barındırılmasından dolayı ÇED sürecini sonlandırdı.
Talana karşı ikinci zafer
İzmir’in doğal güzellikleri ve temiz koyları ile öne çıkan tatil kenti Urla’da talana karşı büyük mücadele veriliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'nce, 1. derece arkeolojik sit alanından 3. derece sit alanına çevrilen Urla Yağcılar Köyü civarında yapılaşmanın önü açılmıştı. Ayrıca, geçtiğimiz yıl Urla Demircili Köyü'nün batısından başlayıp, Seferihisar sınırına kadar tüm sahiller ve arkasındaki önemli bir korunan bölge olan ve doğal sit "Nitelikli Alan" için jeotermal kaynak arama ruhsatı verildi. Bölge halkının tepkisi sonrasında projenin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecine İzmir Valiliği tarafından son verildi. Bununla birlikte jeotermal kaynak arama ruhsatının iptali için açılan davada da ruhsatın sona erdiği, sahanın geri alındığı ve ruhsatın yenilenmeyeceğine dair belge mahkeme dosyasında yer aldı. Bir yılın ardından yine aynı bölge için yeni bir turizm amaçlı jeotermal kaynak arama için 1 adet jeotermal sondaj kuyusu açmak üzere ÇED süreci başlatıldı. Majestik Turizm Kuyumculuk A. Ş. adlı şirketin projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başaltılan ÇED sürecine tepki gösteren yöre halkı, Altınköy ile beraber, Yağcılar, Demircili, Azmak’a kadar olan bölge için yeniden mücadele başlattı. Çevrecilerin büyük mücadelesi ve tepkisi sonrasında Majestik Turizm Kuyumculuk A. Ş. adlı şirketin proje dosyasını inceleyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri, projenin ÇED yönetmeliğinin ilgili maddelerine aykırılıklar barındırılmasından dolayı ÇED sürecini iptal edildi. Böylece Urla’da aynı bölgede yapılmak istenen talan projesine için ikinci kez zafer kazanıldı.
ÇED süreci iptal edildi
Majestik Turizm Kuyumculuk A. Ş. adlı şirketin proje dosyasının ÇED sürecinin iptaline yönelik alınan kararda şu ifadelere yer verildi: “İlimiz, Urla İlçesi, Yağcılar Mahallesi Altınköy civarında Er:3415965 ve 1636 Numaralı Jeotermal Kaynak Arama Sahasında Majestik Turizm Kuyumculuk ve Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan "Jeotermal Kaynak Arama Projesi (1 Adet Sondaj)" projesine esas hazırlanarak Valiliğimize (Müdürlüğümüze) sunulan Proje Tanıtım Dosyasına ilişkin devam eden ÇED süreci 29.07.2022 tarih ve 31907 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ÇED Yönetmeliğinin 5. Maddesi 2. Bendi a. Fıkrası hükmü gereğince iptal/iade edilerek sonlandırılmıştır.”
Direnişin önemi
ÇED sürecinin durdurulmasından dolayı mutlu olduklarını belirten Altınköy Koyu Koruma Derneği Başkanı Julide Sunday Özgen, “Alınan karar, sosyal medyanın, halkın direnişinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. İnsanların çevre konularında ilgisini artırmamız gerekiyor. Çevre konusunda duyarlılığı, ilgiliyi artırmadan doğamızı koruyamayız. Herkes ‘bana ne’ demeyip yaşadığı çevreye göz kulak olmalı. Biz bu sondaj çalışmasının yanlış olduğunu defalarca söylemiştik ve burada yürüyüşler yapmıştık. ÇED sürecinin sonlandırılmasından dolayı mutluyuz” dedi.
Asıl mücadele 500 villaya karşı
Altınköy girişinde tarım alanı ilan edilen, 1000 adet zeytinlik alana da imar izni alınması için girişimlerin olduğuna dikkat çeken Özgen, “Altınköy bölgesi çok güzel doğası, koyu, denizi ile dikkat çekerken etrafımız da ormanlık alan. Çok gözde bir bölge. Şimdi asıl önemli konu ise 1000 adet zeytinlik alana Ege Yapı 500 villa kurmak istiyor. Bölgede kazanmamız gereken dava bu zeytinlik alana kurulmak istenen 500 villa girişimidir. Yürütmeyi durdurma kararı için başvuruda bulunduk ama henüz cevap alamadık. Bölgemiz iki tehlikeyle karşı karşıyaydı. İlki bertaraf edilmiş oldu ama ikinci tehlike hala duruyor. Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verirse ikinci tehlikeyi de durdurmuş olacağız” diye konuştu.
Sit derecesi yükseltilmeli
Bölgenin korunarak kalması için yeniden 1. derece arkeolojik sit alanı derecesine yükseltilmesi gerektiğine vurgu yapan Özgen, “Buraya saldırılar bir şekilde devam edecek. Bunun farkındayız. Bölge 1. derece arkeolojik sit alanından 3. derece sit alanına düşürüldü. Böyle olunca da turizm yapılanmasına açık oluyor. Turizme ve yapılaşmaya açık olduğu için yine saldırılar devam edecek. Bizim asıl hedefimiz o saldırılara karşı dava açmak. Bunun için hazırlık yapıyoruz. Bölge, 1. derece arkeolojik sit alanı olarak kalması gereken bir alan. Ülkemizde böyle alanlar çok az kaldı. 3. derece sit alanı olduğunda saldırılar artıyor. Orman, orman olmaktan çıkıyor, deniz deniz olmaktan çıkıyor. Eğer ikinci mücadelemizi kazanırsak ve sit derecesini yeniden 1. derece arkeolojik sit alanı derecesine yükseltebilirsek bölgemizi İzmir’e yeniden armağan etmiş olacağız. Yoksa bölgemiz rant alanına dönüşecek” ifadelerini kullandı.