‘TARIM ARAZİLERİNE KİMSE GÖZÜNÜ DİKMESİN.’
 

Urla'da dört buçuk yıldan sonra, yeniden halkın seçtiği bir belediye başkanı ile "Vuslat" yaşanacağını söyleyen Balkan, değişim ruhunu gerçekten yansıtan bir belediye başkanı profili ortaya koyacağının altını çizdi. Basın mensuplarına akıllarına ne takılıyorsa sormalarını isteyen Balkan önceliğinin, tarım arazilerinin, doğanın ve doğada yaşayan hayvanların korunması olduğunu vurgulayarak, "Özellikle tarım arazilerinin imara açılması konusu kırmızı çizgimiz olacak. Burası, yani bizim ilçemiz, bir taraftan tarım ilçesi, enginar diyarı ama, aynı zamanda üzüm bağlarımız meşhur. Diğer yandan meyve sebzemiz bol. Başka bir açıdan bakarsınız, tarihi bir kent... Aynı zamanda baktığınızda bir turizm ilçesi olma yolunda ilerliyor. Muhteşem sahillerimiz ve muhteşem bir denizimiz var ve bunları korumaya, halkın azami ölçüde denizimizden, plajlarımızdan faydalanmasını sağlayacağız. Tarım arazilerine kimse gözünü dikmesin. Kimse tarım arazilerini bozup dev beton yığınları yapmaya heveslenmesin. Urla'da doğayı koruyan ama, gelişmeye açık bir belediye başkanı ve meclisi olacak ve biz tüm Türkiye'ye örnek hizmetler yapacağız" dedi.


‘MECLİS ÜYELERİNİ KAMUOYUNUN İSTEĞİ İLE BELİRLEYECEĞİZ!’


Gazetecilerin meclis üyelerinin belirlenmesi konusunda kriterlerinin neler olacağını sorması üzerine son derece açık bir cevap veren Balkan "Taktir edersiniz ki, Urla Belediye Başkan Adayı oturup tek başına belediye meclis üyesi listelerini hazırlamıyor. Urla ilçe örgütünün tespitleri var, Ankara’nın istekleri var, İl Başkanı'nın önereceği isimler var, Büyükşehir Belediye Başkan adayının önereceği isimler olabilir. Her şeyden daha önemlisi, Urla halkının belediye meclis üyesi adayları hakkında düşündüklerini çok önemsiyoruz. Yani şunu açık ve seçik söylemek istiyorum, kamuoyunun istemediği hiç kimse belediye meclisinde olamaz. Bazı alışkanlıklar değişmeli. Değişecek de. Her değişim sancılı olur, sonra alışılır" dedi.


‘MAHKEMEM YOK!’


Son günlerde bazı kişilerin "Mahkemesi var, ceza alacak" gibi söylentilerin çıkarıldığını bunun doğru olup olmadığını soran gazetecilere "İyi ki bu soruyu sordunuz" diye karşılık veren Selçuk Balkan sözlerini şöyle sürdürdü: "Mesleğim gereği, şantiyelerde çok görev yapıyorum. Çalıştığım şantiyede seneler önce bir beton kamyonu bir işçinin hayatını kaybetmesine neden olan bir kaza yaptı. Tabii ki kamyonu ben kullanmıyordum ancak şantiyenin şefiydim. Yüzde 10 oranında şantiye şefi de kusurlu bulundu. Para cezası aldım. Ancak yüksek kusur oranı kazanın tarafı olmadığım için bende değildi. Dolaylı kusurlu olarak böyle bir süreç geçirdim. Ancak bunu değiştirip, başka türlü anlatanlar var. İşin aslı budur ve bunun araştırılmasından çok mutluyum. Demek ki kayyım dönemi, toplumda başkan adayının daha iyi araştırılması gerektiği konusunda bir zorunluluk gösteriyor. Bu iyi bir şey..."

Üniversitenin Urla ile entegre edilmesi konusunda hala başarılı olunamadığına dikkat çeken Balkan, ilk icraatlarından birisinin bu konuyu çözmek olduğunu dile getirirken, belediye binasının depreme dayanıksız raporu olduğunu sözlerine ekledi ve "Belediye binamızı hemen seçimlerin ardından, kimse bir zarar görmeden taşımak zorundayız. Bu konu çok önemli. Kimsenin ne zaman olacağı bilinemeyen bir sarsıntı nedeniyle zarar görmesini istemiyoruz. Ve endişe içindeyiz. Bunun çaresinin şimdiye kadar bulunması gerekiyordu ama ne yazık ki üzerinde bile durulmadı. Biz belediye seçimlerini kazanırsak, ilk işimiz çalışanlarımızın hayatının riskli durumdan çıkarılması olacaktır" dedi.

Öte yandan Encümen kararlarının halktan saklanması konusunda da tepkisini dile getiren Selçuk Balkan, "Encümen kararlarının kişisel verilerin işlenmesinden sonra halka açılmasının bir mahsuru yok. Şeffaf belediyeler böyle yapıyor. Yasal bir engel yok, bakanlığın kamuoyuyla paylaşılması konusunda tavsiyeleri var. Geldiğimiz zaman durum ilk inceleyeceğimiz konular arasında olacak" dedi.

Başkan adayı, İzmir ve yerel basın ile birlikte kahvaltı sohbetlerinin bir gelenek haline getirileceğinin de sözünü verdi.