EŞİM’E…

Hayatında bir defa bile olsa, aşık olanlar,  çok iyi bilir, aşk beyin kimyasallarında başlayan, bol testosteron, östrojen biraz dopamin, serotonin, oksitosin, endorfin bileşkesinde, bir garip olursun, kıvılcım çakar, aleve dönüşür ,ansızın yakar, kırar geçirir, süre bellidir,iz bıraksa da fazla dayanmaz, illaki bu ateş sonunda söner,, kabadır, kıskançtır, hem sahiplenir,hem kuşkucu ve de bencildir, bazen karşılık  almazsa eğer, silahını çeker, sorgusuz  vurur, sonu bilinmez, tehlikeli sulara,arkana bakmadan, atlar gidersin…

Sevgi ise közdür, seni ısıtır, emek verirsen, bu ocak yıllarca tüter, iki kalp arasında kaynak akışlı, egemenlikten uzak, inanç içeren, ilgi, bağlılık, koşulsuz uğruna, her şeyi veren, tutku ve beden eskise bile, ortak bir anlamı anlamlayarak , ömür boyunca yaşamaktır, dürüstçe aidiyete, adanmış halde, zamanda tutarlı,   ömür boyu  sevip  gönüllü,güvenli sıcak bir limana, huzur içinde,gitmek demektir.

Antik Yunanlı Aristofanes’e göre dört kollu, dört bacaklı, başka yöne bakan iki kafalı, dört gözlü, iki burunlu bir yaratığı, Zeus’un, kızınca ikiye böldüğü, öbür yarını ararsan eğer, yüzünü görmedin, nasıl bulursun. Aşk ve sevgi bizde anlamı ayrı, iki kelime iken, İngilizcede neden tek love’ olmuştur, 2500 yıl önce, altı ayrı sözcük varmış, eski yunanda philia­­-dostça, eros-şehvetli, agape-tanrısal, storge- şirin sevgisi, pragma- çıkar sevgisi, peki bu durumda, biz mi ilerideyiz, onlar mı geride, dil dünyanın aynası ise, dilbazı boşver, öbür yarını, şaşmaz kalbinle, bugün olmazsa yarın, arar bulursun. Platonik aşkın babası platon ise, bu günkü aşklar para, menfaat, hesap yaparak, acaba sonra, nasıl anılacak.

‘Seni seviyorum, çünkü sana ihtiyacım var’ aşk oluyorsa, sana ihtiyacım var, seni seviyorum, sevgi olurmuş. Üreme enerjisi (libido) yalnız insanda yaratıcılığa( sanata) çevrilir, aşk başını,  sevgiyse dünya döndürür. Bu işe nereden baktığın çok önemlidir, daha işin başında niyet, bellidir. Aşk ömürlük ilişkinin başlangıcı, ulvi bir bağ mı, yoksa sonunda eşinin sonunda seni yiyip bitireceği bir tuzak veya uğursuz bir ağ mı, kimine göre birleşme tutkusu tamamlanmadır, kimine göre ise birilerini tamamlamaktır. Kaybetme korkusu, kaybolduğunda, aşk hemen biter, garantili ilişki çürür, seveni iter.

Kontrol etmek mümkün mü sence hayatı, yaşadığın ve yaşanacak tüm anıların, ister acı olsun isterse tatlı, en güzel şey bütün bunları, sonuna kadar sevdiğin insanla, paylaşmak için anlamlı bir dilim ekmeği, bölüşmek olsun.

ADA

Sensiz,yüreğim bir volkan

Gözümden akan lavlar

Dalgalara kanar, bu deniz yanar

Bitiğim , batığım

Ada’mın son vapuru, gitme

Martılardan paniğim

MADRABAZ

Ben ipinde yürüyen cambaz

Sen hayatımla oynayan madrabaz

Susadım dön bana, dön

Bu can senden başkasına kanmaz

AÇMA AVUÇLARINI

İki tek içtim gülüşünden

Anladım geçmez bu sarhoşluk

Dudakların kırmızı şarap

Ağzın ab-ı hayat

Kapat, kara gözlerinden karardı, dünyam, körüm

Ne olur, başını omzuma yasla, uzasın ömrüm

Kulağıma fısılda, yağsın aşk yağmurları

Açma avuçlarını, uçmasın ellerinden hayatım

ŞEHADET

Beni bana bırakma

Kalemi kırdım, en ağır cezalıyım

Hafifletici sebep yok, beraber dinlediğimiz

Ne o bestede, ne seste

Ölüyorum, giderken ettiğin kelime

Şehadetim olacak, verdiğim son nefeste

BETERİM

Nasılda,acıyor bedenim, ağlıyor terim

Dediğin oldu beterim, unuttum

Hangi şarkıdaydı aşkın tadı

Şarkıcı, çalgıcı, çengici

Hepsi, sırra kadem bastı

Gece, sessiz uzun hava söylüyor

Belki de sağırım fark etmez

Tüm sesler, boş geliyor gaipten

Körüm, iki gözüm

Önüme aksın ki

Seni kendimden çok sevdim

Zamanın suyu mu kurudu? Senden sonra

Ne aktı, ne de geçti ömrümden

Biliyorum öldüm, öyle mecalsiz ki ruhum

Azrail çağırdı, inan gidemeyecek kadar yorgunum.