Urla Karantina Adası’ndaki Tahaffuzhane, Dünya’da ayakta kalan üç tahaffuzhaneden biri. 3 Tahaffuzhaneden en önemli ve bakımlı olan Urla Tahaffuzhanesi sağlık binalarındaki Etüv odalarında yaşananları bildiğim için çok önem veriyorum. O Etüv odalarının müştemilatının eskimiş olan birçoğunun yenilenme işinde marangoz ve mobilya sanatkarı olarak hep ben oldum.
O günleri hasretle arayan bir sanatkâr olarak atalarımız tarafından Mustafa Kemal’in Trablusgarp yolculuğunda, içinde bulunduğu geminin on bir gün burada kaldığı söylenirdi. Ben bu asil duygularla yakın tarihte bile her gün yaptığım ada yürüyüşlerimde Tahaffuzhane binalarının önünde olan beton iskeleye çıkar, yolcu gemilerinin burada demirleyip hastaları beklediği kömürlük dediğimiz alanda gemiler ordaymış gibi Mustafa Kemal’e her sabah selamımı verir, yürüyüşüme öyle devam ederdim. Bu yürüyüş alanım Tahaffuz binalarından sonra da devam ederdi. Bu yürüyüşlerimde en önemli yerlerden biri de Karantina Adası’nın arkasında mezarlık burnu ile arka köşeyi geçip yürüdüğümde vefakâr halkımızın asil davranışları ile yaptıkları yardımların Urlalı dört esnaf arkadaşımızın fedakarane çalışmaları ile topladığımız yardımlarla Karantina Adası Devlet Hastanesi’ni hocamız hastane başhekimi olan değerli dost Hüseyin Timur Bey’in gayretleri ile Karantina adası tam teşekküllü devlet hastanesine kavuşmuş oldu. Bu sayede bütün Urla ve çevre kazalarımızdan ve İzmir’den bile hastalarımız şifa bulmak için Karantina Adası Devlet Hastanesi’ne koşarak gelirlerdi ve biz Yardımlaşma ve Yaşatma derneği fahri üyeleri olarak her zaman mutlu olmuşuzdur.
Sevgili Urlalı dostlar, sizin içinizden çıkan bu dört esnaf arkadaş benim her zaman gururum olmuştur. Bu anımı da sizlerle paylaşmış oldum.
Urla Karantina Adası tekrar kullanıma açılsın!
İzmir’in ve Türkiye’nin en önemli sağlık tesisleri arasında yer alan ancak 2014 yılından bu yana atıl durumda bulunan Urla Karantina Adası’nın yeniden açılması için sağlıkçılardan önemli bir çağrı geldi. Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, adanın koronavirüs riskine karşı karantina amaçlı kullanılabileceğini belirterek, “Burası İzmir için bir şanstır. Bu süreçte mutlaka kullanılmalıdır” demesi beni çok duygulandırdı, ben bir ihtiyacım olduğunda İskele’de oturduğum için yaya olarak Ada hastanesine gider doktor muayene ve tedavisinden sonra yola çıkar ve çoğu zaman Ada yolunda olta atmış balık avlayan balıkçılarla konuşup evime giderdim. Bunları tekrar yaşamak için Ada hastanemizin açılıp çalışmasını çok istiyorum.
Okuduğum bir yazıda Adanın kullanılması gerekliliğine çok önem verilmesi beni gururlandırdı.
Urla’da yer alan Karantina Adası‘nın koronavirüs ile mücadele amacıyla kullanılması ve adanın işlevsel hale getirilmesi için Sağlık Bakanlığı’na seslenen Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol’un beni çok gururlandıran bir yazısında şunları dile getirdi:
İzmir’de bu süreçte bildiğimiz kadarı ile ilk başında Bornova Devlet Hastanesi yani eski Trafik Hastanesi tedavi ve karantina amacıyla kullanılıyordu. Daha sonra yoğunlukla birlikte artık tüm hastanelerde korona hastalarına bakılmaya başlandı. Şu anda tüm hastaneler aslında karantina hastanesi olmuş durumda. Bizim İzmir’de aslında tam da bu amaçla kullanılabilecek ideal durumda olan bir tesisimiz var. Urla’da yer alan Karantina Adası’nda yer alan sağlık tesisleri şu anda atıl durumda yatıyor. Zamanında dünyada 3 tane karantina adası vardı. Urla’daki adamız da bunlardan bir tanesiydi. Karantina Adası 1865 yılında Fransızlar tarafından yapılmış. 1986 yılında da Urla Devlet Hastanesi olarak kullanılmaya başlanmış. Ve 2014 yılında Urla Devlet Hastanesi yeni yerine taşınınca burası kapatılmış. Aslında İzmir ve Sağlık Bakanlığı için burası büyük bir fırsattı. Çünkü Osmanlı döneminde bile bir adayı karantina adası yaparak bulaşıcı hastalık geçiren vatandaşları toplumdan izole ederek hastalığın yayılma oranını düşürmeyi başarmışlar. Biz uzun yıllardır bulaşıcı hastalıklarla muhatap olmadık. İzmir’deki Karantina Adası’nın bu korona virüs sürecinde kullanılmasında büyük fayda olacaktı. Bu süreçte virüsle mücadele konusunda büyük potansiyele sahip bu alan ne yazık ki kullanılamadı. Belki de ilerleyen süreçte Sağlık Bakanlığı burayı değerlendirebilir. Sadece korona olayını düşünmemek lazım. Belki gelecekte çok daha kötü bir bulaşıcı hastalık ile karşı karşıya kalabiliriz. Böyle durumlarda buranın kullanılabilmesi için Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün bir çalışma yapmasında çok fayda vardır.